SON DAKİKA
Hava Durumu

Kemal sana yalvarıyorum!

Yazının Giriş Tarihi: 24.09.2020 22:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.09.2020 22:00

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu; size yalvarıyorum, elinize ayağınıza
kapanıyorum. Ne olur gitmeyin. İstifa etmeyin ne olur. Ben o
hadsiz zata şimdi bir iki laf söylerim, olmadı rica minnet ederim.
Siz ona bakmayın. O sizi çekemediğinden öyle diyor. Bizi sizden
mahrum etmeyin çok değerli kahvehane uzmanımız.

Bakın kendisine niye yalvarıyorum onu açıklayayım;
Fatih Altaylı nam bir gazeteci köşesinde Kemal Kılıçdaroğlu’na hitaben zehir
zemberek bir yazı yazmış. Yazısının sonunda da aynen şöyle diyor;
''Bu ülkeyi bir dirhem seviyorsanız Kemal Bey, TTB ziyaretinizin videosunu
izleyin ve sonra da “Böyle bir şey olabilir mi?” diyerek bırakın bu işi."
Buraya gelene kadar da saydırmış Kılıçdaroğlu’na. Bakın neler diyor?
''
Kemal Kılıçdaroğlu, TTB’de bundan söz ediyor. Kahveler açılmış ama
yetmezmiş. Kahvehanelerde oturanların kağıt oynamasına da izin
verilmeliymiş. Önlem olarak da her oyundan sonra deste değiştirilmeliymiş.
Anlattığı bu. Yalanım varsa şuradan şuraya gitmek nasip olmasın.
Uyduruyorsam iki gözüm çıksın. Yemin ederim bunu anlatıyor. Zannedersin
Türkiye Kahveciler Odası Başkanı TTB’yi ziyaret etmiş de onlardan yardım
istiyor. Ya da ana muhalefet lideri olarak Kahveciler Odası’nı ziyaret etmiş
de derdinizi anlıyorum demeye çalışıyor. Ya da kahvecilerin oyunu alarak bu
yolla iktidar olacağını...''
Ardından vurucu cümleyi ekliyor;
''Sizden gerçekten siyasetçi falan olmaz. Parti genel başkanı hiç
olmaz''

Yapmayın Fatih Bey. Kemal Kılıçdaroğlu’nu istifaya çağırmayın. Ya sizin laflarınıza
alınıp, kırılıp ve de küsüp giderse biz ne yaparız? Nereden ne bulup da konu
olmayan günlerde gazeteyi doldururuz? Neşemizi nasıl buluruz?
Nasıl eder de Pavlus adında birinin ünlü Türk büyüğü olduğunu öğreniriz?
Nasıl olur da binlerce doktoralı Türk gencini yurt dışından getirip Çin’den
aldığımız malları memleketin gizli bir yerinde paketlettirip yurt dışına satarız?

Kim bize engin tecrübesiyle bilgiler verir.
Üstelik siz Milli Eğitim’e de büyük darbe vuruyorsunuz Sayın Altaylı!
Bakın ne demişti daha geçen gün?
“1 yıl içinde MEB’in ihtiyacı olan toplam 57 bin derslik sorununu
hiçbir karşılık beklemeksizin vatandaşa hiçbir mali yük getirmeden
çözeriz.”

Derslik dolacaktı ortalık. Ya çekip gider de bu hizmetten mahrum kalırsak?
Yapmayın Allan aşkına.
Neyse canım, ben de boşuna korkuyorum. Bakın kaç seçim kaybetti gitmiyor.
Şimdi bir köşe yazarının lafıyla mı gidecek yani?
Bizim ki de boşuna panik yapmak yani.
Merak etmeyin ne yaparsanız yapın bırakmaz o koltuğu.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.