SON DAKİKA
Hava Durumu

Kıbrıs Türk Cumhuriyeti!

Yazının Giriş Tarihi: 19.10.2020 22:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.10.2020 22:50

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, 1983 yılında cennet mekan Rauf Denktaş tarafından ilan edildi. Türkiye’nin başından beri yürüttüğü Kıbrıs davasında ilerleyen dönemlerde bir birleşme olma ihtimaline karşı devletin anayasası da biraz farklı yapıldı. 
Türkiye her konuda olduğu gibi Kıbrıs konusunda da uzun yıllar bıkmadan usanmadan dünyaya dert anlatmaya çalıştı. Tıpkı PKK gibi tıpkı diğer Ege ve diğer alanlarda olduğu gibi. 
Ancak yobaz, bağnaz, insanlıktan ve hakkaniyetten uzak, sözde modern özde çağ dışı batı anlamadı anlamak istemedi. 46 yıl geçti Kıbrıs Barış Harekatı’nın üzerinden ve bir metre yol alınamadı. Ancak bu arada Türkiye çok yol aldı. 
Kabuğunu yırtan, zincirlerini kıran Türkiye tam bağımsızlık yolunda önemli adımlar atarken, hızla büyüyen ve güçlenen bir ülke olarak bölgesinin hakim gücü haline geldi. 
Bugün artık kendi oyununu kuran, kendi iddiasını sahada bileğinin gücüyle kabul ettiren bir Türkiye var ve bu mille davalarımızın çok daha güçlü bir şekilde yürütülmesini sağlıyor. 
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 15 Kasım 1983’te ilan edildikten sonra BM Güvenlik konseyi hani şu dünyayı hala daha idare edebileceklerini zanneden ve her defasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dünya 5’ten büyüktür diye sarstığı BM Güvenlik Konseyi toplanarak bağımsızlık ilanını kınadı. Oysa Rumların devleti vardı ve Türklerle anlaşmaya da niyetleri yoktu. Türkiye katliamı önlemek ve Türkleri haklarıyla birlikte teminat altına almak için barış harekatını yapmıştı. 


Türkiye bağımsızlık kararı sonrasında KKTC'yi tanıdı. Pakistan ve Bangladeş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanıdıktan sonra, ABD ve İngiltere’nin baskıları ile bu kararlarından vazgeçtiler maalesef. Sonrasında da uzun yıllar Rumlarla ortak bir devlet kurmak için sürüncemede bırakılan süreçler. 
Rumlar eşit hakları kabul etmediği gibi Türkleri sadece bir etnik azınlık olarak görmeye devam ettiler. Türkiye’nin gücü uzun yıllar Kuzey Kıbrıs Trük Cumhuriyeti’nin tanınmasını sağlamaya yetmedi. 
Bu arada da Soros başta olmak üzere uluslararası güçler KKTC’yi yok etmek için önemli adımlar attı, Türk halkını ve özellikle gençler AB vaadi ve rahat yaşam propagandası ile aldatmaya çalıştı. Öyle ki zaman zaman başarılı da oldular. 
Cumhuriyetçi Türk Partisi 2005 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Mehmet Ali Talat ile seçimi kazandı. Kıbrıs Türk davası Talat’ın Türkiye ile çatışmaya yönelik adımlarıyla ciddi sıkıntılar yaşadı. Aynı durum 2015 yılında yaşandı. Türkiye karşıtı söylemleri ile ön plana çıkan ve son önemde Rumlara toprak verelim diyebilecek kadar ileri giden Mustafa Akıncı kazandı seçimleri. 
Ancak aradan geçen zamanda Kıbrıs Türk halkının büyük bir bölümü Türkiye dışında bir yollarının olmadığını, Türkiye’den başka kimsenin onlara sahip çıkmayacağını, bir hayal kurulacaksa onunda Türkiye ile kurulması gerektiğini anladı.
Önceki gün sandık başına giden Kıbrıs Türk halkı yüzde 52 ile Kıbrıs’ın efsane lideri Mücahit Rauf Denktaş’a benzetilen Başbakan Ersin Tatar’ı cumhurbaşkanı seçti. Rum tezlerine yakın açıklamalar yapan Mustafa Akıncı’yı tarihin tozlu raflarına gönderdi. 
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar daha ilk dakikada Türkiye ile birlikte Kıbrıs Türk halkının isteyeceği ve ortaya koyacağı anlaşma şartları dışında bir anlaşma imkanı olmadığını net bir şekilde ifade etti. 
Sahada kazanmadan masada kazanmanın imkanı yoktur. Şimdi Kıbrıs’ta şartlar değişti ve yeni bir açılımla yepyeni bir dönem başlıyor. 
Yeni dönemde yapılması gerekenlerden ilki Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan etmek. Kuzey kelimesini devletin isminden kaldırmak. Sonrasında ise Türkiye uluslararası alanda Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması için yoğun bir çalışma başlatmalı. 


46 yıl sonra açılan Maraş’ın özgürleşmesinin ardından artık Kıbrıs adasında iki devletli çözüm dışında bir çözümün olmasına imkan yok. Türkiye ve Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni bu yoldan çevirmeye kimsenin gücü de yok. 
Az kaldı. Azerbaycan Yukarı Karabağ’ı işgalden kurtardıktan hemen sonra tanıyacak Kıbrıs Türk Cumhuriyetini. Azerbaycan için bekliyoruz ama diğer ülkeler için beklememize gerek yok. Türkiye’nin gücü artık Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınmasını sağlamaya yeter.  Macaristan, Türk Cumhuriyetleri, Pakistan gibi ülkeler ardı ardına tanımaya başlayabilir Kıbrıs Trük Cumhuriyeti’ni. Gerisi de gelir zaten. 
Üstelik kendisi iflas eden ve kendini bile hayrı kalmayan Yunanistan’ın bırakın Kıbrıs Rum Kesimi’ni kendi adalarını bile koruyup kollamaktan aciz bir hale geleceği bir sürecin başındayız. Yani yakın bir gelecekte Kıbrıs Rum Kesimi muhtaç kalacak Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye’ye. 
Türkiye ile dost olmanın, karşılıklı çıkarlarda birleşmenin en bariz örneği doğu sınırımızda. Gürcistan’da her geçen gün yaşam kalitesi artarken ve insanlar her geçen gün daha da umutla geleceğe bakarken, Türkiye ve Türklere düşmanlık eden Ermenistan hızla ortaçağ şartlarına ilerliyor. 
Ersin Tatar’ın cumhurbaşkanı seçilmesi gerek Doğu Akdeniz gerekse Kıbrıs için yepyeni bir döneme işaret ediyor. Adımlar hızlıca atılarak bağımsız Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınmasıyla birlikte dengeler Türkiye lehine bir kez daha değişmiş olacak. 
Çok değil yıl bitmeden Azerbaycan’ın tanıma ilanını göreceğiz. Bekleyip görelim…
 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.