SON DAKİKA
Hava Durumu

Kimse helal parasını şımarık topçular ezsin diye vermez!

Yazının Giriş Tarihi: 21.06.2022 22:14
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.06.2022 22:14

Sadece devlet ve siyasetten değil toplumdan da bazı davranışlarını ve bazı takıntılarını terk etmesini beklememiz gerekiyor. Her şeyi yerli yerine koymak ve tepki verirken bile doğru zamanda doğru tepkiyi vermek oldukça önemli. 


Türkiye’de toplumun hassasiyetlerinden biri de spor. Hadi abartmayalım futbol. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çok seviliyor. Özellikle kulüpçülük oldukça popüler ve oldukça albenili bir iş. Köy, semt, mahalle, ilçe şehir takımları o yerleşim merkezlerinin gözbebeği yapılıyor. Konu amatör sporsa sonuna kadar yanındayız ancak iş pofesyonelliğe geldiğinde büyük sıkıntı var. 


Profesyonel spor kulüplerinde üç önemli ayak var. Bunlarda ilki muhitin kulübünü sahiplenmesi. Taraftarlar yani. Bu iyi bir şey ancak gereğinden fazla bağlılık ve sevgi insanların gözünü kör ediyor. Bu sevgiden nemalanmaya çalışan ve PR yapma sevdasındaki bir kısım zevat, yönetici olarak bu rüzgarı arkasına almak için taklalar atıyor. Samimiyetle görev yapanları zaten tanımıyorsunuz bile. Az sayıda istisna da var atlamayalım. 


Sistem o kadar rezil bir şekilde işliyor ki. Spor kulübü olduğu için doğru düzgün denetim yok. Dahası illegal yollar gırla gidiyor. Cebinde 5 kuruşu olmadan yönetici olup bir yıl sonra çıkarken “15 milyon alacağım var” diyeni var billahi. Denetimin olmadığı yerde hamuduyla götürürler. 


O şehrin para kazanan insanları, sanayicisi, tüccarı vs iki de bir gelip para isteyen kulüplerden illallah der. Verse o kadar emekle kazandığı parayı götürüp iki günde deve ediyorlar. Vermese taraftara hedef gösteriliyor. 


Kimse helal parasını adı üstünde profesyonel olan kulüplere vermez. Kulübü yönetenler nasıl olsa ceplerinden çıkmadığı ya da çıksa da faiziyle geri alabilecekleri için bol kepçe şımarık topçulara bol keseden dağıtır. Kulüp borçlanır, gün gelir çeviremez.

 
Büyük kulüpler hemen Ankara’nın yolunu tutar. Bir şekilde vergisi borcu bilmem neyi affa uğrar. Asgari ücretle çalışan vatandaşın gözü önünde milyonlar af olur birden. 


Yetmez yemin edebilirim ama ispat etmekte güçlük çekebilirim. Kent yöneticileri, bürokratlar eğer yönettikleri beldelerde profesyonel kulüpler varsa onlardan yılmıştır. 


Milletin parasını hizmete yönetmek yerine bu kulüplere imkan sağlamak zorunda bırakılırlar. Yapsa milletin kaynağı buralara gidiyor yapmasa hedef oluyorlar. 
Ne için üç beş şımarık topçu bar pavyon gezsin, eskortlarla o paraları ezsin. Hiçbir sorumlulukları yok. Takım düşse bile parasını çatır çatır alıyor. 


Şimdi eğri oturup doğru konuşmanın vaktidir.

Bir sporcu ne kadar yetenekli olursa olsun bir cerrah, bir mühendis, bir profesör etmez. Gerçek sanatçılar dışındakileri kastla hiçbir şarkıcı bilmem sinemacı da mesela bir öğretmen, bir hemşire, bir öğretim üyesi, bir doktor etmez. Beceriksiz sahada gezen topçu bile bugün tıp profesöründen fersah fersah fazla para alır. Ömrünü fabrikalarda tüketen, tarlada emek veren, ameliyathanede insan kurtarmak için ter döken insanların emekleriyle bunlarınki karşılaştırılamaz bile. 
O halde bu işe bir disiplin gerek. Tribünlere oynamadan, bu işlerin tamamen kendi içerisinde dönüşümünü sağlamak lazım. Profesyonel kulüpler derhal tamamen şirket haline getirilip, şirketler kanununa göre hareket etmeli.

Vay efendim kimse yöneticilik yapmaz. 
Yapmasın arkadaş. Devletin milletin parasını çarçur edecekse yapmasın zaten. Beş kuruşsuz gelip trilyonluk servetle kulübü ağır borçlar altında bırakacaksa yapmasın. 


Ya da profesyonellikten vazgeçelim herkes amatör takılsın. O zaman amatör ruhla olur o işler ve bu kadar bir ekonomi sırtını devlete ve yerel yönetimlere dayayıp, sanayici, tüccar ya da alın teriyle parasını kazanan insanların sırtına yük olmaz. Futbolsa mesele onca amatör takım var bugün süper ligden fazla izleyicisi olan. 
Fırsatınız olursa yerel yöneticilere sorun mesela bu profesyonel takımları. Bir dokunun bin ah işitin. Sanayicisi tüccarı kapısı aşındırılan iş insanlarına sorun. Öyle bir sıkıntı ki çözebilene aşk olsun. 


Kulüplerimiz olsun tabi ama amatör kulüpler olsunlar.  Mahallenin şehrin çocukları oynasınlar orada. Normal zamanlarda mesleklerini yapsınlar, futbol meselesini de hobi olarak yapsınlar. 


İş ticarete geldi mi ticaretse şirket kurulsun, profesyonel yöneticiler kar zarar esasına göre yönetsin. Bakın bakalım o kulüpler tek kuruş zarar edecek mi? Sorumluluk olmadan bunca paranın döndüğü başka bir sektör var mıdır acaba!
 
 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.