Dünyayı sarsan, milyonlarca insanı öldüren ve ekonomileri allak bullak eden korona musibeti hâlâ başımıza bela olmaya devam ediyor. Bütün dengeleri altüst ederek, hızla yayıldı, yayılıyor. İnsanlara çok acı çektirdi ve çektirmeye devam ediyor. Zengin fakir ayrımı yapmadan ezip geçiyor. Çin’den mi yoksa başka bir memleketten mi kaynaklandı? Laboratuvarda mı üretildi yoksa tabii yollarla mı meydana çıktı? Gizli servislerin bir oyunu mu yoksa uzaylılar mı yaydı bunu? Bilemiyoruz, belki de hiç bilemeyeceğiz.

Bu musibet aklıma Şûrâ Suresi’nin 30. Ayetini getiriyor; Vemâ esâbekum min musîbetin febimâ kesebet eydîkum ve ya’fû ‘an keśîr(in)

İşin bu tarafını ulemaya sormalı…

Ancak, kesin olan bir şey var ki, bu musibet memleketlerin maskelerini düşürdü, gerçek yüzlerini apaçık ortaya serdi. Biz zaten biliyorduk, anlatıyorduk ama vatandaşın bir bölümü bunu anlayamıyordu. Onların aklı havsalası almıyordu. Çünkü bunlara inanıyor ve bambaşka tahayyül ediyorlardı. Biz burada Avrupa memleketlerinin ve ABD’nin ne mal olduğunu anlatmak için yırtınırken, bunlar onları “MODERN” zannediyordu.

Ne oldu?

Koronayla birlikte o demokrasinin beşiği, insan haklarının ateşli müdafileri, başta inanç özgürlüğü olmak üzere bütün özgürlüklerin en hararetli sesi ABD ve Avrupa’nın maskeleri düştü. Musibetin daha başlarında birbirlerinin maskesini, koruyucu elbiselerini gasp edip kavgaya tutuştular.

Türkiye ise bunlar dâhil dünyaya yardım elini uzattı. Sonra aşı çalışmaları başladı. Sayın başkanımız “Aşının hakkaniyetli biçimde dağıtılması elzemdir.” dedi. Aşı ortaya çıkınca bunlar yine birbirlerine girdi. Parayı bastırıp ihtiyacından fazla aşıyı garanti altına alanlar mı ararsınız, ihracata sınırlama getirmeyi ortaya atanlar mı? Hepsi bunlarda mevcut. Yine başladılar birbirlerini yemeye.

Kendi ürettikleri yetmedi o beğenmedikleri “Çin aşısına” de saldırdılar. İki, belki üç misli fiyat teklif ettiler. Gidip “Biz size fazla ödeyelim önceliği bize verin.” diye pazarlık yapmaya kalktılar. Türkiye’ye verilecek aşıyı kendi memleketlerine yönlendirmek için bin bir takla attılar. Sıkı durun, kapalı kapılar ardında Rusya ile pazarlığa girip Rus aşısına dahi talip olanlar var içlerinde. O kötüledikleri Rusya ile…

Korona bunların maskesini düşürdü. Kesin olan budur.

*****                       *****                        *****

CHP’de neler oluyor öyle?

Kemal’in devri bitiyor mu dersiniz?

Bunu devirebilirler mi acaba?

Bence deviremezler. İşte tam da o yüzden bölük-pörçük muhalif gruplar oluşuyor. Quantum fiziğinden iyi anlayan Muharrem halen dalgalı bir alt uzay alanında sürükleniyor, Güller sararıp solmada. Diğerlerinin ne mal olduğu da aşikâr. Bakmayın seçim falan diye tutturduklarına. Laf olsun torba dolsun. Bugün seçim olsa yine kaybedecekler, 2023’de de.

İşleri güçleri bedduaya kaldı. İyi hoş da bu beddua işini şimdi okyanusun diğer yanında olan şerefsiz köpek de denemişti. Demek o laf doğru. Gökten zembille felaket yağmıyor yani.