SON DAKİKA
Hava Durumu

Ulucami'ye Veda

Ulucami’deki yazılar daha kapının girişinde bize şu mesajı veriyor: “Yapmış olduğunuz bu güzel yapı sizi sakın gurur ve kibre yönlendir

Haber Giriş Tarihi: 28.07.2013 23:49
Haber Güncellenme Tarihi: 29.07.2013 00:49
Kaynak: Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
Ulucami'ye Veda
Ulucami’deki yazılar daha kapının girişinde bize şu mesajı veriyor: “Yapmış olduğunuz bu güzel yapı sizi sakın gurur ve kibre yönlendirmesin, sizden öncekiler çok daha mükemmellerini yapmışlardı ama “Yaratıcıların en güzeli” ni unuttular da zelil düşüp helak oldular.”

 

Hazırlayan:

Ömer Kaptan

kaptanomar@gmail.com

 

 Ulucami’deki yazılar daha kapının girişinde bize şu mesajı veriyor: “Yapmış olduğunuz bu güzel yapı sizi sakın gurur ve kibre yönlendirmesin, sizden öncekiler çok daha mükemmellerini yapmışlardı ama “Yaratıcıların en güzeli” ni unuttular da zelil düşüp helak oldular.”

İnsanoğlu yaptığı işlerle böbürlenmeyi sever. Hatta sadece kendi yaptıklarıyla değil, bir yakınının ya da geçmişlerinden birinin yaptıklarıyla da övünür bazen. Tıpkı ceddimizin mirasıyla övünüşümüz gibi. Ramazan boyunca içindeki ayrıntılara odaklanmaya çalıştığımız Ulucami bize bu konuda da uyarı ve tavsiyelerde bulunuyor desem inanır mısınız? Hem de daha kapıların giriş ve çıkışında, bizi uğurlarken mesaj vermeyi ihmal etmiyor. Peki nasıl veriyor mesajını bu yüce mabet? Şimdi çıkış dersimizi de Ulucami’den alalım ve bu haliyle mabede şimdilik veda edelim…

Ulucami’nin Kapıları

Ulucami’ninüç büyük kapısı vardır. Kuzey, doğu ve batı kapıları. Hünkâr mahfiline girişi sağlayan güneydoğu köşesindeki küçük kapı ise 1958 yılındaki çarşı yangınından sonra kaldırılmış ve bize sadece fotoğraflardan göz kırpar olmuştur. Caminin kuzeydeki kapısı taç kapısıdır. En büyük kapıdır bu ve kuzey avlusundan girişte, karşısına şadırvanı müezzin mahfilini ve nihayet mihrabı alarak güzel bir görüntü sunar içeriye girenlere. Doğu ve batı kapılarından girişte ise karşılaştığımız iki görüntü dikkat çekicidir. Birincisi Ulucami’ye ilk defa girenleri cezbeden kemerlerin ve caminin ihtişamının büyülü görüntüsü, ikincisi ise camiye girmeye alışık olanların dikkatini daha ziyade çeken tam karşı kapının üzerindeki enfes talik yazılardır. Peki, daha caminin girişinde ve camiden çıkarken bizi büyüleyen bu yazılar bizi hangi mesajlarla uğurlar? Şimdi buraya dikkat kesilelim…

Kapıların Üstüne        Konan Yazılar

Batı kapısından girdiğimizde bizi hemen doğu kapısının üzerindeki ‘büruc’ suresinin son ayeti olan ‘O , levhi mahfuzda kayıtlı, pek şerefli bir kurandır.’ mealindeki ayet karşılar bizi. Böylece Ulucami daha girişte Allah’ın sermedi ayetlerine dikkat çeker. Ve camide karşılaşacağımız kuran ziyafetine zihinlerimizi hazırlar. Fakat daha dikkat çekici olanı batı kapısının üzerinde olanıdır. Bukapının üzerinde surenin bir önceki ayeti yazılıdır. “Vallahuminveraihimmuhit”Allah onların arkalarından çepeçevre kuşatıcıdır” bu ayetin manasını ve niçin buraya konduğunu anlamak için yukarıda bahsettiğimiz Ulucami’nin girişindeki etkileyici görüntüden bahsetmemiz yerinde olacaktır.

Caminin Etkileyici      Görüntüsü

Ulucamiye girerken, en çok kullanılan kapısı olan doğu kapısı girişinde büyüleyici bir görüntü ile karşılaşırız. Artarda dizilmiş kemerler beyaz ağırlıklı sütunların üzerinde yükselirken şadırvan ayrı bir güzellik katar manzaramıza. Bir yandan da 20 cami yerine yapılmış bir cami olduğu için 20 kubbesinde de, her birinin iç tezyinatı diğerinden farklı olan ancak çok güzel bir bütünlük içinde sunulduğu için diğerinden ilk bakışta ayırt edilemeyen kubbe içi tezyinat… Yani ilk bakışta izleyiciyi etkileyebilecek pek çok abidevi unsur…

İşte bu güzel manzara ruhumuzu etkilemeye başlarken bahsettiğimiz batı kapısının üzerinde ayeti kerime karşımıza çıkar:

’Vallahuminveraihim muhit’. Yani Allah onları arkalarından çepeçevre kuşatmıştır.

Peki onlar kimdir?

Üstteki ayetlere baktığımızda onların küfredenler/inkar edenler olduğunu görüyoruz ve özellikle de iki kavmin ismini anıyor bize büruc suresinin son ayetleri : Firavun ve Semud kavimleri. Böylece küfür zümresi içinde bu iki kavmi münhasır olarak  düşündüğümüzde ayet şöyle anlam kazanıyor: Allah onların(firavun ve semud kavimleri gibi küfredenlerin)arkalarından çepeçevre kuşatıcıdır. Peki  burada bu iki kavmi hatırlamanın gereği nedir?Bakın ayet bizi nereye götürecek?

Her iki kavmin de dikkat çeken ortak bir özelliği vardır: İmar ettikleri muhteşem yapılar…

Firavunun kavmi dünyanın yedi harikasından olan piramitleri inşa eden kavim. Sırları hala araştırılan gizemli yapılar mısır piramitleri ve bunları sadece mezar olarak yaptıran böbürlendikçe kibirleri artan firavunlar.

Ve Semud kavmi… kendilerinden önce yaşamış olan ve ‘yüksek sütunlar sahibi’ Ad kavmi, azgınlığı neticesinde sarsar denilen kuvvetli kasırgasıyla helak edilince Allah bizi de böyle helak edemesin diye dağları ve kayaları oyarak sağlam evler yapan kavim. Kuvvetli olduğu gibi bir o kadarda sanat harikasıydı bu yapılar ve günümüze kadar geldiler Ürdün’ün güneyinde Petra bölgesinde. Artık Allah onları helak edemez sandılar bu yapılar içerisinde. Ve trajik bir şekilde sadece kuvvetli bir sesle helak oldular. Allah böylece zelil kılmış oldu bu bozuk düşünceyi ve sahiplerini.

‘Vallahuminveraihim muhit’. Talik yazı öylesine zarif ki tahayyülümüzü kolaylaştırıyor. Ve işte bu ayet daha kapının girişinde bunları hatırlatıyor bize ve şu mesajı alıyoruz Ulucami’ye girerken:

Yapmış olduğunuz bu güzel yapı sizi sakın gurur ve kibre yönlendirmesin, sizden öncekiler çok daha mükemmellerini yapmışlardı ama “Yaratıcıların en güzeli” ni unuttular da zelil düşüp helak oldular.

Anlaşılan o ki yazıyı yazan Abdül Fettah efendi de bize bu dersi vermek için yazısını tam da konması gereken yere koydurmuş, biz Ulucami’nin büyük avlusundan geçip doğu kapısından girerken hemen dikkatimizi çeksin diye batı kapısının üzerine…

Doğudan yada batıdan girelim, eğer çıkarken Ulucami’nin arkadaki en büyük kapısından (kuzey kapısı) çıkıyorsak bizi yine aynı hakikat uğurlar kapının üzerinden:

‘Fetebarekellahuehsenulhalıkin’

‘Yaratıcıların en güzeli olan Allah nede yücedir. (müminun 14)’

En büyük kapının üzerine de bu ayetin konmuş olması bir hayli manidardır. Ulucami’de anne karnındaki bebeğe benzeyen pek çok Vav harfinin var olduğundan bahsetmiştik. İşte bu ayet anne karnındaki bebeğin inanılmaz yaratılışını anlatan ayetlerden sonra gelen ayettir. Yani Allah kendi yaratma sanatını adeta övmüştür. Bize ne kadar güzel yapılar yaparsanız yapın bir sivrisinekteki mükemmelliğe dahi ulaşamazsınız der. Ve bu abidevi yapıdan yine tevazu ile ayrılmamızı sağlar…  “Allah, bir sivrisineği, ondan daha da ötesi bir varlığı örnek olarak vermekten çekinmez. İman edenler onun, Rablerinden (gelen) bir gerçek olduğunu bilirler.” (Bakara 26)
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.