Korkak valinin düzmece raporu

Küçük bu raporla hem kendisini kahraman ilan ediyor hem de Yurdakul Akkuş’un garnizondaki faaliyetlerini örtüyor. En önemlisi de Akkuş’u yaka paça garnizondan dışarı atan Tümgeneral Seyfullah Saldık Paşa’nın bu eylemine yer vermeyerek haksız yere emekli edilmesinin önünü açıyor.

Eski Vali ve Gelecek Partisi Kurucular Kurulu üyesi İzzettin Küçük, tartışmalarla geçen valilik süreci sonrası Bursa’da siyaset perdesine çıkarak imajını yenilemeye çalışıyor. Küçük’ün Bursa Valisi olduğu süreçte gündemden düşmeyen en önemli olay da şüphesiz 15 Temmuz hain darbe girişimiydi. Olayları takip eden günlerde Küçük’ün valilik konutundan çıkmadığı gibi, FETÖ’nün sıkı yönetim komutanı ilan ettiği ve kalkışmayı garnizondaki odasından idare eden dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş’u ailesiyle birlikte konuta davet ettiği iddiası çok konuşulmuştu. Eski Bursa Valisi Küçük’ün kalkışma gecesi yaşananlara dair İçişleri Bakanlığı’na verdiği rapordaki yanlış bilgiler ise yeni bir tartışma konusu. Aynı geceyi anlatan jandarma tutanaklarında yazılı olan ve Akkuş’un ihanetinin detaylarını anlatan satırların hiçbiri eski Vali Küçük’ün raporunda yer almıyor.

15 TEMMUZ'DA ORTADA GÖRÜNMEMİŞTİ 
Türkiye’yi işgal etmeyi amaçlayan Terör örgütü FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’da darbe kalkışması sırasında Bursa Valisi olarak görev yapan İzzettin Küçük, kalkışma gecesi ortalarda görünmedi. Darbe girişiminin önlenmesinin ardından sabah olunca ortaya çıkan Küçük’ün geceyi konutun güvenlik kulübesinde geçirdiği öğrenilmişti. Sabaha kadar konutun güvenlik kulübesinde durup sabah saatlerinde başsavcının yanına geçen Küçük, ne yazık ki o günlerde bir kesim tarafından kahraman ilan edilmişti. Vali Küçük’ün darbeci Albay Yurdakul Akkuş’la telefonda görüşüp onu konuta çay içmeye davet etmesi de büyük tartışmalara yol açmıştı. Tüm bunlar yaşanırken Bursalılar Şehreküstü Meydanı’na akın etmiş, Jandarma Alay Komutanı Tümgeneral Seyfullah Saldık, İl Jandarma Komutanlığı’na geçip darbeci albayı dışarı atmıştı.

KÜÇÜK, BAKANLIĞA GERÇEK DIŞI BİLGİ RAPOR ETMİŞ
15 Temmuz kalkışması sırasında yaşanan olaylarla ilgili Bursa valisi olarak İzzettin Küçük’ün İçişleri Bakanlığına verdiği rapor, darbe kalkışmasının kilit noktasını adeta gölgeliyor. Eski Vali Küçük raporunda, FETÖ’nün sıkı yönetim komutanı ilan ettiği dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş’un Bursa Garnizon ve Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Seyfullah Saldık tarafından garnizona alınmadığını yazıyor. Oysa Akkuş o gece garnizondaki odasına girmiş, telefonla kalkışmayı idare etmeye başlamış ve o sırada Seyfullah Saldık Paşa’nın müdahalesi ile dışarı atılmıştı. 

AKKUŞ’UN İHANETİ NEDEN ÖRTÜLMEK İSTENDİ?
15 Temmuz’da yaşanan olayların kilit noktası Bursa idi çünkü FETÖ’nün sıkı yönetim komutanı ilan ettiği isim o dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş idi. Darbecilerin Genelkurmay Başkanlığından "Harekat Yıldırım" koduyla tüm illere gönderdiği belgede sözde "sıkıyönetim komutanı" olarak Akkuş’un adı geçiyordu. Hatta Akkuş o gün izinliydi ve kendisine saat 21.00 sularında gelen sözde "sıkıyönetim emirleri" aktarılınca Bursa Jandarma Garnizon Komutanlığına gelip süreci yönetmeye başladı.

TUTANAKLARDAKİ GERÇEK FETÖ’CÜ DARBE EYLEMLERİ BAKIN NASIL OLMUŞTU!
Tutanaklara baktığımızda o hain gecede Genel Kurmak Başkanlığından saat 22:30’da Bursa İl Jandarma Komutanı olan eski Albay Yurdakul Akkuş’a sıkıyönetim emri gönderilmiş, bu sıkıyönetim emrinde de darbeci albay Akkuş Bursa sıkıyönetim komutanı olarak görevlendirilmiş. Darbeci albay Akkuş, darbe emrini öğrenince tutanaklarda yazıldığı gibi saat 23:00’da herkesi bütün rütbeli askerleri İl Jandarma Garnizonuna çağırarak darbeyi başlatmış, bu emir bütün rütbelilere whatsup’tan iletilmiş, darbeci albay da Osmangazi’den lojmandan hareket edip jandarma garnizonuna gelip saat 23:10’da gizlice garnizona girmiş, genel kurmaydan gelen darbe emrini görevli assubaydan teslim almış, hemen bu emri Bursa’ya bağlı ilçe jandarma komutanlıklarına fakslatmış, garnizondaki makamına girmiş, saat 23:15’te garnizondaki makamda görevli 3 askere “gidin, silahlıktan silah ve mermi alın” emrini vermiş. Garnizondaki makamından verdiği telsiz emriyle tüm ilçe jandarmalardaki rütbelileri de darbeye çağırmış, saat 23:20’de jandarma garnizonundaki 156 imdat telefonunu kapatın emrini vermiş, halk ulaşmasın diye kapattırmış. Darbeci albay akkuş 23:40’a kadar tam yarım saatten fazla garnizonda bizzat FETÖ’cü darbeyi emir vererek yönetmiş. Ta ki bursa jandarma Bölge ve Garnizon Komutanı tümgeneral Seyfullah Saldık Paşa gelip nizamiyeden inip darbeyi önleyen, o tekme tokat darbeci dövmesi, silahlıkları kapattırmış ve o esnaya kadar darbeci albay garnizonu tamamen ele geçirip darbe yönetmiş. 
İşte eski vali İzzettin Küçük, raporlarda açık açık yazmasına rağmen hem Bursa halkına hem İçişleri Bakanlığına hem de Cumhurbaşkanlığı makamına garnizonda yaşanmış darbeyi sanki hiç yaşanmamış gibi bahsetmeyerek, gizleyerek, yok saymış. 

SEYFULLAH SALDIK PAŞA, DARBECİYİ SÜRÜKLEYEREK DIŞARI ATMIŞTI
O gece garnizona alınması darbeci Akkuş tarafından yasaklanan Tümgeneral Seyfullah Saldık Paşa, kendisine engel olmak isteyen askeri yumruklayarak içeri girmeyi başarmış ve darbeci Akkuş’u yaka paça dışarı atmıştı. Akkuş’u nizamiyeden dışarı atan İl Jandarma Garnizon ve Bölge Komutanı emekli Tümgeneral Seyfullah Saldık, o gece yaşananları, “Sargılı ayağımla onu kovaladım, yakaladım ve yakasına yapıştım. Onu herkesin gözü önünde sürükleyerek dışarı attım. O gece Yurdakul'u dışarı atarak, silahlanan erlerle buluşmasını engelledim. Böylece Bursa'da kanlı bir kalkışmanın önüne geçmiş oldum" diyerek anlatmıştı. 
Sonraki süreçte yargılamada ortaya çıktı ki; Bölge Komutanı Seyfullah Saldık Paşa, o gece Yurdakul akkuş hakkında gözaltı kararı almış, gözaltının yapılması için yüzbaşı Şefket Soyere emir vererek darbeci albayın arkasından Osmangazi jandarma karakoluna göndermiş, yine yüzbaşıya emir verip Osmangazi’de kapıyı açtırmış, polis ekibine refakat ettirmiş ve darbeci albayın Osmangazi’de gözaltına alınmasını sağlamıştır. Oysa eski Vali Küçük’ün raporunda bu olayların hiçbiri yer almıyor. 

SEYFULLAH PAŞA’NIN HAKSIZ YERE EMEKLİ EDİLMESİNDE RAPORUN ETKİSİ VAR MI?
Düşünebiliyor musunuz, o hain gecede nizamiyede canını ortaya koyan, tekme tokat silahlı darbeci uzmanı döven, silahlıkları kapatan, sargılı ayağıyla koşup darbeci Akkuş’u yaka paça sürükleyip kapıdan dışarı atan Seyfullah Paşa darbenin ertesi sabahı Bursa’da darbe girişiminde bulunarak 81 ile fakslanarak onuru zedelenmişti. “Garnizonda darbe olmadı, darbe Osmangazi karakolunda olacaktı” algısı yayılarak, garnizonda yaşanan asıl darbenin üstü kapatıldı. Darbenin, Seyfullah Paş’anın müdahalesiyle tam kan dökülecekken önlendiği ortaya çıkmıştı. Paşanın darbeyi önlemede bir yolu mücadelesi olmadı şeklinde sahte rapor ve sahte ifadelerle darbeden 15 gün sonra Bölge Komutanı Tümgeneral Seyfullah Saldık Paşa kadrosuzluktan emekli edilerek büyük bir haksızlığa maruz bırakılmıştı.

Tümgeneral Seyfullah Saldık Paşa’nın müdahalesi darbe kalkışmasının sadece Bursa’da değil tüm ülkede seyrini değiştirmişti. Akkuş, darbe gecesi yakalanan ilk darbeci idi ve olayların kontrol altına alınmasında da bu müdahalenin önemi büyüktü. Darbe girişimiyle ilgili ilk yakalanan isim olan Akkuş’un, çantasından "sıkıyönetim atama listeleri" ve "yeni yapılanma" dokümanları çıkmıştı. Akkuş'un gözaltına alınmasıyla bu hain teşebbüsün seyri değişti, gözaltı operasyonları hızlandı. Ancak olaylar sonrasında Paşa beklenmedik bir şekilde emekli edildi. Vali olduğu dönemde Küçük’ün yazdığı raporda o geceye dair gerçekleri anlatmamasının bu emeklilik kararında etkisi olduğu düşünülüyor. 


İZZETTİN KÜÇÜK’TEN YANIT BEKLEYEN SORULAR
- Darbeci albay Akkuş 15 Temmuz gecesi Garnizonu ele geçirip silahlı darbe yapmasına rağmen neden basın açıklamasında ve İçişleri Bakanına yazdığın raporda hemşehrin - FETÖ’cü darbeci Albay için “Garnizona girmedi” diye açıklama yaptın?
- Bursa Jandarma Garnizonundaki eylemleri Bursa halkına ve siyasi makamlara neden darbe sabahı bildirmedin?
- Neden Jandarma tutanaklarında yazılı Garnizondaki onlarca eylemi yok saydın. 
- Bir Vali, devlete yapılmış FETÖ’cü darbeyi neden rapor etmez?