Diyorlar ya ben hep Ak Partiyi savunuyor toz kondurmuyormuşum hükumete, alın size eleştiri… Maske işi olmadı!

Sorumlusu çıkıp “Biz bu işi beceremedik, kusura bakmayın.” demeli. Demekle de kalmayıp bu işi acilen çözmeli.

Başa dönelim. Evet, piyasada koruyucu özelliği olmayan bazı ucube maske benzeri şeyler satılıyordu. Fahiş fiyata satılıyordu üstelik. Milleti dolandırıyorlardı resmen. Gerçek cerrahi maskeyi zor buluyordunuz üstelik bulduğunuzda da tomarla para ödüyordunuz. Satışının yasaklanması çok yerinde bir karardı işin doğrusu.

Ne var ki, işin tam burasında alelacele bir karar alındı. ePttAVM üzerinden talep alınması ve gönderilmesi geldi gündeme. İlk bakışta güzel fikir gibi görünse de bir iki saat içinde çöktü site. Hesaba katılmayan şey bu milletin bedava ne dağıtsan hücum edeceğiydi elbet. Sonra mecburiyetten iş edevlete taşındı. Bu sefer, altyapısı güçlü olduğundan site çökmedi ama ortada başka bir problem vardı. Dağıtımı yine PTT yapacaktı. Personel sayısı belliydi bu kurumun üstelik evde kal çağrısı nedeniyle millet çevrimiçi alışverişe yüklenmişti. Zavallı müvezziler hafta sonu demeden çalışıyorlardı zaten. Üzerine böyle bir yük binerse işler sarpa saracaktı. Sardı da…

Daha sonra eczacılar girdi devreye. Ticari düşünüyorlardı haklı olarak. Onlar da maske satışından kaybettiklerini bir nebze olsun buradan karşılayacaklardı. Bu işi vatan aşkıyla bedava yapmayacakları barizdi elbet.

Sonra ikinci tökezleme mesaj göndermede yaşandı. Sayın Cumhurbaşkanımız çıkıp “Milyonlara gönderiliyor, aksama doğaldır.” demese bu iş de sarpa saracaktı. Neyse ki mesaj gönderme işi çözüldü. Çözülünce maske dağıtımı başlamadı hemen tabii. Bunların tevzi edilmesi gerekiyordu. Az buz bir miktar değil, dile kolay onlarca milyon adet maske.

Organizasyonu yapanlar baştaki hatalarından dolayı elbet şöyle güzel bir fırça yediler ama bu onları iyiden iyiye paniğe sürükledi. Bazı şeyleri atladılar. Atlayınca da ortaya çıkan aksaklığı kullanmaya hazır bekleyen bazı aracılar ya maskeyi ecza depolarına verme işini aksattı ya da bazı art niyetli diğer zincir elemanları…

Böylece bir maske rezaleti yaşanmış oldu. Arada kasten tökezletecek sui niyetlilerin olabileceği ya da olduğu da hesaba katılarak iyi bir planlama yapılabilirdi.

Bakın ben size bir hatıramı anlatayım. Bursa Hakimiyet Gazetesinin yazı işleri müdürüyken o sırada haber müdürü olan zat beni bir konuda yanlış yönlendirmiş ve hatalı bir şey yapmıştım. Neticede son karar benimdi ve bunun sorumluluğunu aldım.

Rahmetli Aykan Uzoğuz beni odasına çağırdı. O meşhur fırçalarından birini atacağını ve bağırıp çağıracağını düşündüysem de öyle olmadı. Aykan Hoca bana “Ahmet oğlum. Ben uzaktan izledim ve seni tökezletmek için kasten sana hatalı bilgi verildiğini öğrendim. Sen de o yüzden beni yanılttın. Bu olayı telafi ettik. Mesele yok. Ama şunu hiç unutma, insanları danışmanları eder vezir, danışmanları eder rezil.” diye bir nasihat verdi.

O yaşadığım olay devede kulak bir hatadan ibaretti ama bu söz beynime çakıldı yine de.

Bu maske olayında da danışmanlar her kimse çuvallamıştır. Mesele bundan ibarettir. Bu nedenle oturup iyi bir planlama ile mesele çözülmeli el âlemin ağzına daha fazla sakız verilmemelidir.