SON DAKİKA
Hava Durumu

MHP tabanına yönelik pis oyun!

Yazının Giriş Tarihi: 17.01.2021 19:33
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.01.2021 19:33

Şiddet hiçbir yerde kabul edilebilecek bir durum olamaz. Nerde ne sebeple olursa olsun lanetlenmesi ve sorumlularının en ağır şekilde cezalandırılması gereken bir durum.

Şiddeti kimsenin alkışlamayı, desteklemeyi bırakın sessiz kalmak bile insanlık suçudur. Bunu bir kenara yazalım.

Bu ülke siyasetin içine zorbalığın, şiddetin girdiği dönemlerde çok büyük acılar yaşadı. Gencecik evlatlarını toprağa verdi. Fikrin yerini şiddet almamalı.

Zorbalığın şiddetin siyasette yeri asla olmamalı. Şiddet ve zorbalığın hayatın hiçbir yerinde yeri olmamalı.

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'a ve Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu'na yönelik saldırıları kabul etmek mümkün değil.

Şiddetle lanetlemek ve suçluların da gereken en ağır cezalara çarptırılması gerekir. Amasız ve lakinsiz bir şekilde.

Bunları belirttikten sonra Devlet Bahçeli ve Ülkücülere yönelik başlatılan algı operasyonunu da kabul etmek mümkün değil.

Daha olaylar aydınlanmamışken, operasyonları MHP’lilerin çektiği yönünde algı oluşturmaya yönelik açıklamalar da bir oyun kurulduğunu net bir şekilde gözler önüne seriyor.

Bu ülkede özellikle sol Marksist Leninist yayınlarla bu kesimin hitap ettiği kitle tarih boyunca Ülkücülere ve MHP’ye yönelik kin ve nefretleri hiç azalmadı. Düşmanlıkları da bitmedi.

Şimdi bir kez daha MHP tabanına, Ülkücülere ve ilim irfan yuvaları olan Ülkü Ocakları’na saldırıyorlar. Ülkücüleri provake etmeye çalışıyorlar. Yapılanları onların üzerine yıkmaya kalkıyorlar. Kamuoyunda Ülkücülere yönelik bir algı oluşturmaya çalışıyorlar.

Dahası AK Parti tabanını da Ülkücülerle ayrıştırmak için sinsi planlarını uygulamaya koyuyorlar. Karanlık oda başta olmak üzere muhalif basın MHP’ye ne kadar yüklenirlerse o kadar Cumhur ittifakının dağılmasını kolaylaştıracaklarını hesap ediyorlar.

Mevcut iktidarı darbeyle, kalkışmayla, sandıkla götüremeyenler bu kez iç savaş için ufak ufak fitne ateşi yakmaya kalkıyor. Yemez bu devlet bu numaraları. Millette yemez bu numaraları.

Bir dönem nefsi savunma yapan Ülkücü Ocakları, binlerce şehit verdi. Ülkücü hareket vatan millet uğruna yiğitlerini toprağın koynuna gönderdi.

Sonrasında yıllarca binlerce iftirayla karşılaştı, binlerce insanın hayatı karardı. Ülkücü hareket üzerine atılan bu iftirayı ve suçlamaları, toplumun kafasında oluşan algıyı değiştirmek için çok mücadele etti.

Ülkü Ocakları bu süreçte kurulduğu dönemdeki gibi ilim irfan ocaklarına dönüştü.

Özellikle son yıllarda hazırladıkları projelerle vatana, millete, bu ülkenin çocuklarına yönelik çok güzel adımlar attı. Çevreye insana, kültüre. İnanca ve töreye ait ne varsa onlar gündemin ilk sırasında yer aldı.

Devlet Bahçeli’nin müdahalesiyle kanunsuz kuralsız, kültürümüzden ve inançlarımızdan uzak kişilerin Ülkü Ocaklarının ve Ülkücülerin ismini kullanarak illegal işler yapmasının önü kesildi.

Bugün, hala daha bu algılarla Ülkücüleri tahrik edip onları sokağa dökmek isteyenler var görüyoruz. Devlet Bahçeli’nin asla sokakta işiniz yok eğitime kültüre yöneleceksiniz sözleri Ülkü Ocakları için de Ülkücüler için de emir kabul edilir.

O nedenle kişisel hesaplaşmaların (ki bunlarında şiddetle cezalandırılması ve asla müsaade edilmemesi lazım) bir camianın üzerine yıkılmaya çalışılması ahmakça bir yaklaşım olur. Ülkücüleri tahrik ederek kimse sokağa dökemeyeceği gibi Cumhur ittifakını da rezil kurgularla yıkmak mümkün olmayacaktır.

Gezi’de ihanetinde terör estirenlere, eylem diye sokakları yangın yerine çevirmeye çalışan, cenazelerde eşkıyalık yapmaya kalkanları görmeyen bu aymazlar, Ülkücülere çamur atarak ve algı oluşturarak sözüm ona yaptıklarını kapatıp, Cumhur ittifakını yaralayacaklar.

Kim şiddete meylediyorsa onun cezasını devlet verir, verecektir. Ama daha kimin yaptığı bile belli olmayan olayları Ülkücülere yıkmaya kalkmak o pis oyunlarını deşifre ediyor.

Ahlaksızlığı bayrak edenlerin, bu iktidar gitsin de isterse vatan bölünsün diyenlerin, PKK ve FETÖ örgütlerinin, DHKPC ve diğer illegal teröristlerin algı operasyonları ile bu ittifak çökmez.

Sadece sistematik olarak denedikleri bir pis oyun daha çöp sepetine gider ve milletten bir tokat daha yemiş olurlar…

Minik minik CHP’ler…

Malum son dönemde parti kurma yarışı var adeta. Bunların kahır ekseriyeti yüzde1’lik bir oy potansiyeline bile sahip değil.

Bunlardan iki tanesi AK Parti’den kopanların kurduğu particikler. Particikler diyorum çünkü yeni bir fikir yeni bir açılım getirmedikleri gibi CHP ne diyorsa aynı doğrultuda görüş bildiren bir yapıya sahipler.

Bunlardan ilki eski Başbakanlardan Ahmet Davutoğlu’nun Gelecek Partisi. Hem yerel siyasette hem de genel siyasette CHP ayağını kaldırıyor bunlar basıyor. CHP’nin gündemi neyse bunların da gündemi aynı.

Bursa’dan örnek vermek gerekirse, CHP İl Başkanı İsmet karaca ya da ilçe başkanlarından biri her hangi bir konuyla ilgili açıklama mı yaptı, pat ertesi gün Gelecek Partisi İl Başkanı aynı konuyla ilgili aynı şekilde açıklama yapıyor.

Aradaki fark ise CHP’nin kendi ideolojik yapısı nedeniyle rezil de olsa fark etmiyor. Gelecek Partisi’nin yöneticileri ise ortada kalıyor. Yaptıkları açıklama boşa çıkınca ne diyeceklerini bilemiyorlar.

Diğeri ise eski Bakanlardan Ali Babacan’ın DEVA’sı. Özellikle sol basının büyük desteği ile kurulan DEVA, beklenen ilgiyi bir türlü görmedi. CHP’nin liberal kadınının görüşleri ile aynı neredeyse. Ne amaçladıklarını neyin iddiasında olduklarını daha çok tartışıldı söylediklerinden öteye.

Yerelde ise yok gibiler. Bir İl başkanları var sembolik olarak. Daha il yönetimini tamamlayamadı. Aylardır ilçe ataması yapamıyorlar. Bursa için söylem ve eylemleri de yok. Bu gidişle il yönetimini dahi tamamlayamadan miatları dolacak.

Muharrem İnce’nin kuracağı parti var sırada. Her ne kadar CHP ile kavga ede ede siyaset sahnesine çıksa da yine Millet İttifakı içinde yer alacak bir parti. Muharrem İnce’nin var olabilmek için kurduğu bir parti. Geleceğe yönelik bir iddiası yok ama belki İnce’yi aday ya da milletvekili yapacak.

Sayıları artırabiliriz. Ancak sonuç değişmiyor. Ne kadar zorlanırsa zorlansın ideolojisi olmayan ya da konektör olarak gereksinim duyulmayan siyasi oluşumların yaşa imkanı ve ihtimali yok. 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.