Mudanya’da kısa bir süre önce Suriyeli sığınmacılarla ilgili sahil yasağı ülke gündemine oturmuştu. O tartışmaların hemen ardından ilçe gündeminin ana konusu Kent Konseyi Kongresi oldu. Mudanya Kent Konseyi Yürütme Kurulu 19 Haziran’da Müftülük salonunda genel kurul yapılacağını açıkladı ancak Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz yetkinin kendisine ait olduğunu söyleyerek 23 Haziran tarihinde Uğur Mumcu Kültür Merkezi’nde genel kurul çağrısı yaptı. Kent Konseyi Başkanı Soyer Kazancı ile Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz arasında söz düellosuna sahne olan süreçte Başkan Türkyılmaz, Lozan Mübadilleri Vakfı Mudanya Temsilcisi Cumhur Aksan’a da destek vererek yönetime aday olması yönünde teşvikte bulundu. Her iki tarafta birbirini kanunsuzlukla itham ederken, yönetmelikler tüzükler havada uçuştu. Böylesi bir durumda dahi bu kaosun kime ne faydası olduğu da ayrıca tartışılması gereken bir durum. Türkyımaz’ın ekibi Kent Konseyi’nden hazirun listesini istedi ancak alamadı. Bunun üzerine Başkan Türkyılmaz imzasıyla tüm dernek ve STK’lara yazı yazıldı ve üye olup olmadıkları soruldu. Üye olanlara ise kongre çağrısı yapıldı.

  

Aslında bu tartışma yeni değil. Hayri Türkyılmaz göreve geldikten sonra sivil toplum kuruluşlarına da hakim olabilmek ve iktidarı sağlayabilmek için hemen hemen bütün STK’larda istediği isimlerin yönetimde olması için gayret gösterdi. Bu istek de çok doğaldır. Hükümet olmak değil iktidar olmak için bunun yapılması da şart açıkçası.  Kent Konseyi de yönetimini değiştirmek istediği kuruluşlardan biriydi. Daha önceki genel kurullarda da bunu denedi ancak başarılı olamadı. Bu kez Kent Konseylerinin kuruluşunda yer alan bir madde üzerinden yönetimi değiştirmeye yöneldi. Kent Konseyleri kurulduktan sonra ilk toplantısını belediye başkanın çağrısı ile yapar maddesini genel kurula başkan çağırır olarak yorumlayan ve maddenin sadece ilk kuruluşta işlediğini göz ardı ederek genel kurul çağrısı yaptı. Sonuç olarak, dün Mudanya Kent Konseyi tarafından yapılan çağrı üzerine Müftülük Salonu’nda üyelerin çoğunluğu sağlamasıyla yapılan genel kurulda Soyer Kazancı yeniden başkanlığa seçildi. Kent Konseyi kendi kongresini yapmış oldu. Bu sürecin devamında Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz’ın 23 Haziran kongresini yapıp yapmayacağı belli değil. Türkyılmaz’ın konuyu yargıya taşımasına ise kesin gözüyle bakılıyor. Yani, Mudanya’da elinizi nereye atıyorsanız bir kaos sizi karşılıyor. Enerjisini kaosla tüketen Mudanya ise ileriye gidip daha modern ve yaşanabilir bir kent olacakken yerinde saymaya devam ediyor. Umutla bu kaos ortamının bir an önce son bulmasını beklemekten başka çare görünmüyor…

Bursagaz kendi denetimi ile hatayı engelliyor!

Geçtiğimiz günlerde Bursagaz tarafından bazı müşterilerine gönderilen bir ileti bize de ulaştı. Bursagaz müşterilerine basınç hesaplamasında yapılan hatanın düzeltilerek fazla alınan miktarın geri iade edildiğini bildiriyordu. Merak ettik bu hata ne kadar aboneyi kapsıyor, bir açık mı var diye. Konuyu sosyal medyada gündeme getirirken bir yandan da Bursagaz’la temasa geçerek konuyu ilk elden öğrenelim istedik. Bursagaz Kurumsal İletişim birimi konuyla ilgili bilgi notunu iletti.  Basınç hesaplamasıyla ilgili 12 aboneye yapılan bildirimle ilgili Bursagaz’ın verdiği cevap şöyle; “ Bursa Şehir Gazetesi’nde 13 Haziran 2019 tarihinde “Bursagaz'ın yanlış basınç ölçerek hatalı fiyatlandırma yaptığı kaç abonesi var?” içeriği ile yayınlamış olduğunuz Facebook postuna istinaden açıklamamız aşağıdaki gibidir.  Her yıl, 7 buçuk milyonun üzerinde faturalandırma işlemi yapmaktayız. 0,00016 gibi oldukça küçük bir oran olmakla birlikte müşterilerimizin faturasında sehven yanlış hesaplama olmuştur. Tüketilen doğal gazın fatura hesaplamasında kullanılan parametrelerden biri olan basınç ile ilgili oluşan bu hatalı durum, yapılan genel kontrollerde tespit edilmiş ve EPDK Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin Tahakkuk ve Faturalandırma / Eksik veya Fazla Faturalandırma” başlıklı 51. maddesi gereğince fazla faturalandırılan kısım abonelerimize iade edilmiştir. İlgili abonelerin Bursagaz sistemi üzerinde yer alan basınç bilgileri düzeltilmiş ve düzenlenen faturalar yeniden doğru basınç bilgisi ile hesaplanmıştır. Sizin ve kamuoyunun bilgisine sunarız.” Kurumsal ciddiyet gerçekten çok önemli. Bir kurum kendi denetimini ve kontrolünü yapıyor ve hataları ortaya çıkarıp giderebiliyorsa bu çok kıymetli bir durum ve anladığımız kadarıysa Bursagaz hataya fırsat vermiyor, olanı da geriye dönük kontrolleri ile bulup düzeltiyor.



Bu kadar kolay olmamalı!

Son günlerin en hüzünlü haberlerinden biri önceki gün ajanslara düştü. Yenişehir’de son üç yılda 60 bin meyve ağacı para kazanamıyoruz gerekçesiyle kesildi. Meyve verecek ağaçlar yakılacak odun olmuş. Yazık çok yazık. Tarım alanlarının böyle günlük kararlarla yok edilmesinin artık önüne geçilmesi lazım. Öyle her isteyen istediği zaman arazinin üzerindeki ağaçları kesememeli. Tabi üreticiyi de mağdur etmeyecek çözümler bulunmalı. Üreticinin durumuna göre ürün bazında teşvik yerini bulmalı. Boş arazilerden yüksek vergi alınarak ekim dikim yapılması sağlanmalı. Her kızan, kafasına esen ağaç kesememeli. Bu kadar rahat olmamalı. Bu kadar vahşi bir tarım politikası ve bu kadar ağır sonuçlar verecek keyfi kararlar bir anda estiği anda yapılamamalı. Ağaç kesme içine çok daha ciddi para cezaları getirilmeli. Yüksek para cezası bu alanda en önemli caydırıcılık olacaktır. Her şey bir yana 60 bin ağaç kesilmiş… Bu ne kadar hüzünlü bu ne kadar acı bir durum. Bu nasıl bir vahşet. Yazık çok yazık…