SON DAKİKA
Hava Durumu

 “O” Başkan Olsaydı?

Yazının Giriş Tarihi: 08.01.2021 20:12
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.01.2021 20:12

       
            Bazen geleceğe dair hayal kurar ya insan, hani gözünde canlandırır, sorular sorarak uzatır hayalini, bazen gülümser bazen hüzünlenir ya hayalinde gelin bugün böyle yapalım, katılın hayalime.

            Yazı sonlandığında “O”nun kim olduğu daha anlaşılır olacak, o yüzden gizemli bir şekilde “O” diye başlayıp, devam edelim.

            O başkan olsaydı?

Muhtemelen kutlamalar kırk gün kırk gece sürerdi, havai fişekler patlatılıp kuşlar telef edilirdi, kırk birinci gün havai fişeklerin kuşlara verdiği zarar konusunda basın açıklaması yapar, zavallı seçmenleri onu alkışlar, “ne kadar duyarlı” bir başkanları olduğu için gurur duyarak, mutlu olurlardı.

O başkan olsaydı?

İlk gün hayırlı olsun kuyruğunda; verdikleri paranın karşılığını almak isteyen her nevi müteahhit olurdu. FETÖCÜ, PKK’lı, eski vekil, eski vekil ve eski mücahit yeni müteahhit, AK partili, aslında iki üç harfin hiç konusunu olmaz onda, yeter ki müteahhit olsun ha CHP ha İP ha AK parti, sevgisi tamamen duygusal.

E bu kadar müteahhit sevgisi karşılıksız değil herhalde, platonik yıllar gençlikte kaldı. Bursa’yı tam bir şantiyeye çevirirdi eminim. Ama önce bir vakıf kurardı değil mi?

Adı ne olsun? Hayal bizim nasıl olsa, adı BurVak olsun mu? Oldu da bitti. “Vakıf nasıl hayale girdi?” diye soran varsa, şimdi şantiyeye dönen Bursa hayalimizde beş kat imar olan yere on kat imar vermek için, bu vakfımıza “bağış” yapma zorunluluğu getirirdi. Arsa da hiç imar yoksa “kat be kat indirin dolarları vakfımıza, tarife bu” derdi.

BurVak’ın binalarını “O” nun başkanlığı yapar, hatta cilalar, boyar, “O” O vakfa yer tahsis eder, yerden milyonlar fışkırır, sonra BurVak olur OVAK, haydi hayırlısı, bir kurdele uzatılır bir makas birkaç figüran, kesilir OVAK’ın açılış kurdelası sanki ilk defa açılır gibi.

Hayalimizdeki eski mücahit yeni müteahhit ne oldu? Bu müteahhit, “o” dara düştüğünde onu kollardı, eski mücahit olunca bu dönem eli kolu epey bir uzamıştı, halledemeyeceği iş yok gibiydi, adliye koridorlarında tıkanan tüm boruları mücahit açar “o” dertsiz tasasız ilerlerdi. Hayır işlemek için miydi? Sanmam, ben sansam hayal sanmaz. Belki şöyle olabilirdi; imar sıkıntısı yaşayanlar, bu sıkıntıdan kurtulmak için eski mücahitten bir daire almak zorunda kalır, sıkıntıdan kurtulurdu, hayal tabii.

O başkan olsaydı?

Şehrin en güzel devlet arazisini, sosyal donatı alanı imarlı yerini alır, bol gece kulüplü, hayrına kira bedelleriyle kardeşe, eşe, dosta, yeğene filan dağıtırdı “Hadi canım Sayıştay yakalardı diyor hayalimdeki bilinç altı” sen bilinç altısın aslanım yakalasa ne olur, tıkanan işleri mücahit hallediyor diyerek devam ediyor hayalimiz.

Sıkıldıysanız bitirelim derdim ama hayal gücü ne de güçlü yazdırıyor insana, az kaldı lütfen sabırla devam edelim.

O başkan olsaydı?

Muhalif bir sanatçıya açıktan milyonlar vermek zor olacağı için, şehrin kolay ulaşılır bir yerinde güzelce bir binayı (sahibi de ondan olsun ki, o da o da kazansın) ederinin üç beş katına satın alıp, güzelce tadilat yapıp, o sanatçıya yok pahasına kiraya verir, sanatçı orada ücret karşılığı verdiği kurslardan köşe olurken o da gerinerek sanat severliğini gösterirdi bizim hakkımız olan parayla.

Arada üç, beş konser

İşe yaramaz yobaz birkaç gazeteci, birkaç aydıncık filan bulup, kültür sanatı seçmenin gözüne sokardı, kör olan seçmenler kendini göremiyor, hizmeti nereden görecek ki, duyduğu sesi hizmet sanarak her seçim ona oy verirdi.

O başkan olsaydı?

“O” nun başkanlığında gençlik çok önemli, öyle 20-30 sene başkan olmak için gençlerle arasını iyi tutardı. Ne yaptıralım ona?

Festival yapardı gençlere, şöyle bol gürültülü müzikler olsun gençler siyaseti duymasın, bol içki olsun içkiyi o dağıtsın maksat gençlerin kafası dumanlı olsun, ihale, rant, kat filan ayılmasın gençler, çakmasın.

Ya bu nasıl hayal?

“Bu hayaldeki “O” başkan olsa bile seçmen onu oradan bir dönem sonra indirir” mi dediniz.

Kolayı var, hayal değil mi bu, hemen “O” nu alıp, Atatürk heykelinin önüne çelenk bıraktırırız, 29 Ekim’de birkaç meşale veririz eline, 30 Ağustos’ta tatilden bir günlüğüne kaçıp caddede elde bayrak bir tur atarsa, haydi gelsin önümüzdeki seçim, kim takar seçimi hayal kuruyoruz.

Bir hayaldi yaşandı bitti.

Seçim kazandırmadık hayalimizde “O” na

Sanırım yeter, “O” başkan olamadı ve kurtuldu bir şehrin kaderi ve bizim hayalimiz.

Başka bir hayalde görüşmek üzere

Selam ve Saygıyla.

  

  

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.