Avrupa'nın sağlık krizi, Türkiye’nin sağlık turizmine yeni bir avantaj sunuyor

Avrupa’da sağlık sistemleri, Covid-19 pandemisinin ardından giderek daha fazla zorlanıyor. Birçok ülkede sağlık çalışanı açığı, hastanelerdeki yetersiz altyapı ve artan hasta sayısı, sağlık hizmetlerine erişimi zorlaştırıyor. Özellikle Birleşik Krallık, Almanya, Fransa ve İtalya gibi büyük Avrupa ülkelerinde bekleme sürelerinin artması, hastaların tedaviye zamanında ulaşamamasıyla sonuçlanıyor. Birleşik Krallık’ta Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) tarafından yapılan bir araştırma, birçok hastanın tedavi için 6 aydan fazla beklemek zorunda kaldığını ortaya koyuyor.
Almanya’da yapılan bir başka araştırma, uzman doktorlara ulaşmak için hastaların ortalama 3 ay beklemek zorunda olduğunu gösteriyor. Bu durum, özellikle kronik rahatsızlıkları olan veya acil tedavi gereksinimi duyan hastalar için büyük bir sorun teşkil ediyor.
Türkiye, sağlık turizmi alanında Avrupa’daki bu sağlık krizini bir avantaja çevirmeyi başardı. Türkiye, yüksek kaliteli medikal hizmetler sunan modern hastaneleri, deneyimli doktorları ve uygun fiyat politikalarıyla uluslararası hastaların tercihi haline geliyor. Avrupa’daki sağlık krizinden etkilenen hastalar, Türkiye’de daha hızlı ve daha uygun maliyetlerle tedavi olma imkanına sahip. Türkiye’de özel hastanelerdeki bekleme süreleri oldukça kısa, hastalar hızlı bir şekilde tedavi olabiliyor.   Avrupa ülkelerine kıyasla Türkiye’de sağlık hizmetleri, yüzde 50 ila 70 daha uygun maliyetle sunuluyor. Bu durum, özellikle diş tedavisi, estetik cerrahi, ortopedik operasyonlar ve kanser tedavileri gibi maliyetli prosedürler için Türkiye’yi çekici bir seçenek haline getiriyor.   Türkiye, akredite olmuş hastaneleri ve dünya standartlarında eğitim almış uzman doktorlarıyla yüksek kalitede sağlık hizmetleri sunuyor. Ayrıca, birçok Türk hastanesi JCI (Joint Commission International) akreditasyonuna sahip olup, uluslararası hasta güvenliğini garanti ediyor.      Avrupa’da uzun bekleme süreleri yaşanırken, Türkiye’de hastalar kısa sürede tedaviye erişebiliyor. Özellikle ciddi operasyonlar veya kronik rahatsızlıkları olan hastalar, bekleme süreleri olmaksızın hızlıca tedavi olabiliyor.
Türkiye, sağlık turizmi sektöründe son yıllarda büyük bir büyüme kaydetti. 2023 yılında Türkiye’ye gelen uluslararası sağlık turistlerinin sayısında yüzde 20 artış yaşandı. Bu artışın önemli bir kısmı, Avrupa’dan gelen hastalarla gerçekleşti. Türkiye Sağlık Turizmi Derneği’nin (THTC) verilerine göre, Türkiye’ye gelen sağlık turistlerinin yüzde 60’ı Avrupa’dan geliyor. Türkiye’ye en çok hasta gönderen ülkeler arasında Almanya, İngiltere, Hollanda ve Fransa yer alıyor.
Bir araştırmaya göre, Türkiye’ye sağlık turizmi için gelen hastaların yüzde 80’inden fazlası tedavilerinden memnun ayrılıyor. Özellikle estetik cerrahi, diş tedavisi ve göz ameliyatları gibi alanlarda Türkiye’nin başarı oranı oldukça yüksek. Uzmanlar, Türkiye’nin sağlık altyapısının gelişmiş olmasının bu memnuniyette büyük rol oynadığını vurguluyor.
Türkiye, Avrupa’daki sağlık krizinin derinleşmesiyle birlikte sağlık turizmi sektöründe daha da büyüme potansiyeline sahip. Hükümetin sağlık turizmini destekleyen politikaları ve yatırım teşvikleri, bu büyümeyi hızlandırıyor. Türkiye’nin hedefi, 2025 yılına kadar sağlık turizmi gelirlerini yıllık 10 milyar dolar seviyesine çıkarmak. Uzmanlar, Avrupa’daki sağlık krizinin bu hedefe ulaşmada büyük bir etken olacağını öngörüyor.
(Dilvin Altıkardeş)