Çalışanların dijital yorgunluğu siber risklere yol açıyor

McAfee tarafından yapılan bir araştırmaya göre, dijital yorgunluk yaşayan çalışanların %67’si güvenlik uyarılarına daha az dikkat ediyor. Aynı araştırmada, bu kişilerin siber tehditlere karşı farkındalıklarının azaldığı ve daha çok hata yapmaya eğilimli oldukları belirtiliyor. Özellikle dijital yorgunluğun en yoğun hissedildiği iş gününün son saatlerinde, çalışanların güvenlik konusunda daha dikkatsiz oldukları ve yanlışlıkla zararlı bağlantılara tıklama riskinin arttığı ifade ediliyor.

Diğer yandan, Avrupa Siber Güvenlik Ajansı (ENISA) tarafından yapılan bir çalışmada, dijital yorgunluğun siber güvenlik farkındalığını %25 oranında düşürdüğü ve çalışanların %30'unun basit güvenlik prosedürlerini bile gözden kaçırma olasılığının arttığı tespit edildi. Bu durum, özellikle kimlik avı (phishing) saldırılarının başarı şansını artırıyor.

   Dijital yorgunluk, çalışanların dikkatini azaltarak onları daha savunmasız hale getiriyor. Odaklanma sorunu yaşayan çalışanlar, kimlik avı gibi saldırılara daha kolay maruz kalabiliyor ve zararlı bağlantılara tıklama ihtimali artıyor.

   Yorgun çalışanlar, güçlü şifreler oluşturmak yerine basit şifreler kullanmaya daha eğilimli hale geliyor. Bu da kötü niyetli kişilerin çalışan hesaplarını ele geçirme olasılığını artırıyor.

   Dijital yorgunluk, çalışanların sistemden gelen güvenlik uyarılarını göz ardı etmesine yol açabiliyor. Bu durum, çalışanların zararlı eklentileri ya da programları fark etmemesiyle sonuçlanabiliyor.

   Yorgunluk, sosyal mühendislik gibi insan hatasına dayanan saldırı türlerine karşı savunmasızlığı artırıyor. Saldırganlar, çalışanların zayıf anlarını kullanarak hassas bilgilere ulaşabiliyor.

Siber güvenlik uzmanları, dijital yorgunluğun siber güvenlik risklerine yol açmasını engellemek için şirketlerin çalışan destek programlarını güçlendirmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle pandemi döneminde yaygınlaşan uzaktan çalışma düzeniyle birlikte, şirketlerin çalışanlarına dijital detoks fırsatları sunması ve stres yönetimi konusunda rehberlik etmeleri önem kazanıyor. Dijital detoks, çalışanların belirli süreler boyunca ekranlardan uzak kalmasını sağlayarak zihinsel yenilenmeyi teşvik edebilir.

Ayrıca, siber güvenlik farkındalığını artırmak için düzenli güvenlik eğitimleri, çalışanların bilinçlenmesi ve siber tehditlere karşı daha dikkatli olmaları açısından etkili bir çözüm olarak görülüyor. Güvenlik eğitimlerinde kimlik avı, zararlı bağlantılar ve sosyal mühendislik gibi yaygın siber saldırı yöntemleri hakkında bilgi verilmesi öneriliyor.

Uzmanlar, dijital yorgunluğun giderek artan bir siber güvenlik sorunu haline geldiğini belirtiyor. Çalışanların verimliliğini ve güvenliğini korumak adına, şirketlerin dijital yorgunluk yönetimine yönelik uzun vadeli stratejiler geliştirmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu kapsamda, hibrit çalışma düzenleri ve dijital araçların etkin kullanımı ile daha sağlıklı bir iş ortamı yaratılabilir. Dijital yorgunluğun azaltılması, hem çalışanların sağlığını koruma hem de şirketlerin siber güvenlik tehditlerine karşı daha dirençli hale gelmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

(Ayşe Candan)