Dünyada 34 milyonu çocuk 430 milyon kişi işitme kaybı yaşıyor

İşitme kaybı, bireylerin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen bir sağlık sorunu olarak öne çıkarken, yapılan araştırmalar işitme kaybının yaygınlığının hızla arttığını ortaya koyuyor. Özellikle erken yaşta müdahale edilmediği takdirde, işitme kaybı çocukların bilişsel, sosyal ve dil gelişimi üzerinde kalıcı etkiler yaratabiliyor.

Yapılan geniş çaplı araştırmalar, işitme kaybının farklı nedenlere dayandığını gösteriyor. Özellikle genetik faktörler, doğum komplikasyonları, enfeksiyonlar, uzun süreli yüksek ses maruziyeti ve kulak enfeksiyonları işitme kaybına yol açan başlıca sebepler arasında yer alıyor. WHO’nun 2021 yılında yayımladığı Küresel İşitme Raporu'nda, tedavi edilmediği takdirde işitme kaybı yaşayan kişi sayısının 2050 yılına kadar 700 milyona ulaşabileceği öngörülüyor.

Araştırmalara göre, çocukluk çağındaki işitme kayıplarının büyük bir kısmı tedavi edilebilir ya da önlenebilir nitelikte. Erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleri ile çocukların işitme kaybı yaşamalarının önüne geçilebileceği vurgulanıyor. İşitme kaybı ile doğan çocukların %60’ının durumu, aşılama, iyi beslenme ve anne-bebek sağlığının korunması gibi basit halk sağlığı önlemleriyle engellenebilir. Ancak, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki sağlık hizmetlerine erişim zorlukları nedeniyle bu önlemler yetersiz kalabiliyor.

Araştırmalar, işitme cihazları ve koklear implant gibi işitme yardımcılarının işitme kaybı olan bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabileceğini gösteriyor. Ancak WHO verilerine göre, dünya genelinde işitme cihazı ihtiyacı olan insanların sadece ’si bu cihazlara erişim sağlayabiliyor. Özellikle düşük gelirli ülkelerde işitme cihazlarına erişim oranları oldukça düşük seviyelerde.

(Dilvin Altıkardeş)