SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Gıda devlerine baskı zamanı

Küresel gıda endüstrisi, son yıllarda artan bir baskı altında. Tüketicilerin artan talepleri, hükümetlerin sıkılaştırdığı düzenlemeler ve çevresel kaygılar, gıda devlerinin stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine neden oluyor. Özellikle sürdürülebilirlik, sağlık odaklı ürün geliştirme ve şeffaflık konuları, bu sektörün geleceğini şekillendiren en önemli unsurlar arasında yer alıyor.

Haber Giriş Tarihi: 28.08.2024 14:04
Haber Güncellenme Tarihi: 28.08.2024 14:05
Kaynak: Dilvin ALTIKARDEŞ
Gıda devlerine baskı zamanı

Dünyanın dört bir yanında çevresel sürdürülebilirlik, giderek daha önemli bir konu haline geliyor. Gıda üretimi, küresel karbon emisyonlarının %25’inden fazlasını oluşturuyor ve su kaynaklarının tükenmesine büyük bir katkı sağlıyor. Birleşmiş Milletler’in (BM) son raporuna göre, tarım sektörü, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı konusunda ciddi adımlar atmadığı takdirde, 2050 yılına kadar dünya nüfusunu besleyememe riskiyle karşı karşıya kalabilir.

Bu gerçekler ışığında, büyük gıda şirketleri artık çevreye duyarlı üretim yöntemlerine yöneliyor. Nestlé, Unilever ve Danone gibi devler, karbon ayak izlerini azaltmak ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını desteklemek için milyar dolarlık yatırımlar yapıyor. Nestlé’nin 2024 yılına kadar tedarik zincirinde sıfır ormansızlaşma hedefine ulaşma sözü vermesi, bu yönde atılan büyük adımlardan sadece biri.

Tüketicilerin sağlık bilinci arttıkça, gıda devleri üzerindeki baskı da artıyor. Özellikle pandemi süreci, insanların beslenme alışkanlıklarını yeniden gözden geçirmesine neden oldu. Yapılan araştırmalar, dünya genelinde tüketicilerin %60’ının, sağlıklı beslenmeye daha fazla önem verdiğini gösteriyor. Bu talep, gıda üreticilerini daha az işlenmiş, daha az şeker ve yağ içeren ürünler sunmaya zorluyor.

Tüketiciler artık sadece ürünlerin içeriğiyle değil, aynı zamanda nasıl üretildikleriyle de ilgileniyor. Tedarik zincirindeki her aşamada şeffaflık ve etik sorumluluk talep ediliyor. Bu durum, gıda devlerini daha açık ve hesap verebilir olmaya zorluyor. İlgili araştırmalar, tüketicilerin %80'inin, satın aldıkları ürünlerin çevresel ve sosyal etkileri hakkında daha fazla bilgi almak istediğini ortaya koyuyor.

Bu baskıya yanıt olarak, birçok gıda şirketi, ürünlerinin etiketlerini daha şeffaf hale getirmek ve üretim süreçleri hakkında daha fazla bilgi sağlamak için adımlar atıyor. Örneğin, Mars şirketi, tüm ürünlerinde yerel çiftçilerden etik olarak temin edilen kakao kullanmayı taahhüt etti.

Türkiye'deki gıda sektörü de benzer baskılarla karşı karşıya. Tüketicilerin bilinçlenmesi ve sürdürülebilirlik talepleri, yerel üreticilerin de stratejilerini gözden geçirmesine yol açtı. Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu'nun (TGDF) yayınladığı rapordan yapılan derlemeye göre, Türkiye'deki büyük gıda şirketleri, 2025 yılına kadar üretim süreçlerinde daha sürdürülebilir uygulamalar benimsemeyi planlıyor. Ayrıca, Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde yürütülen "Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı" kapsamında, gıda şirketlerine yönelik şeker, tuz ve doymuş yağ oranlarını azaltma baskısı artmış durumda.

(Dilvin Altıkardeş)

Kaynak: Dilvin ALTIKARDEŞ

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.