Mutluluk, insanlığın en eski arayışlarından biri. Ancak modern çağın karmaşık yapısı, mutluluğa dair algımızı da dönüştürdü. İlginç bir şekilde, son yıllarda psikoloji literatüründe yeni bir kavram yer bulmaya başladı: mutluluk korkusu. Bu kavram, bireylerin mutlu olmaktan kaçınma eğilimlerini ve mutluluk hissini olumsuz sonuçlarla ilişkilendirme eğilimlerini ifade ediyor.
Haber Giriş Tarihi: 20.01.2025 16:27
Haber Güncellenme Tarihi: 20.01.2025 16:27
Kaynak:
Ayşe CANDAN
Mutluluk korkusu (cherophobia), bireylerin mutluluğa karşı bilinçsiz veya bilinçli bir direnç göstermesi olarak tanımlanabilir. Bu kişiler, mutluluğun geçici olduğunu düşünerek mutsuzlukla sonuçlanacağından korkar ya da mutluluğun ardından kötü bir olay geleceği inancına sahiptir. Uzmanlar, bu korkunun özellikle travmatik geçmişe sahip bireylerde daha sık görüldüğünü belirtiyor.
Sosyal medya, mutluluk korkusunun modern çağda daha görünür hale gelmesine katkı sağladı. Instagram gibi platformlarda sürekli olarak mutlu anların paylaşılması, bireylerde mutluluk konusunda baskı hissetmelerine yol açabiliyor. Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, sosyal medya kullanımının bireylerde "mutluluk kıyaslaması" yarattığını ve bu durumun psikolojik bir yük oluşturduğunu ortaya koydu.
Kültürel normlar, mutluluğa dair algılarımızı şekillendiriyor. Bazı toplumlarda mutluluğun aşırı ifade edilmesi "nazara gelme" korkusuyla ilişkilendiriliyor. Türkiye'de bu durum, “fazla gülen ağlar” gibi atasözleriyle kendini gösteriyor. Kültürel olarak içselleştirilmiş bu korkular, bireylerin mutlulukla ilgili kaygılarını artırabiliyor.
Mutluluk korkusu, bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Psikologlar, bu korkunun genellikle depresyon, anksiyete ve sosyal izolasyon gibi durumlarla bağlantılı olduğunu ifade ediyor. Kişiler, mutlu hissetmekten kaçındıkları için hayatın keyifli yanlarını deneyimleme fırsatını kaybedebilir.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Modern çağın gizli takıntısı: Mutluluk korkusu
Mutluluk, insanlığın en eski arayışlarından biri. Ancak modern çağın karmaşık yapısı, mutluluğa dair algımızı da dönüştürdü. İlginç bir şekilde, son yıllarda psikoloji literatüründe yeni bir kavram yer bulmaya başladı: mutluluk korkusu. Bu kavram, bireylerin mutlu olmaktan kaçınma eğilimlerini ve mutluluk hissini olumsuz sonuçlarla ilişkilendirme eğilimlerini ifade ediyor.
Mutluluk korkusu (cherophobia), bireylerin mutluluğa karşı bilinçsiz veya bilinçli bir direnç göstermesi olarak tanımlanabilir. Bu kişiler, mutluluğun geçici olduğunu düşünerek mutsuzlukla sonuçlanacağından korkar ya da mutluluğun ardından kötü bir olay geleceği inancına sahiptir. Uzmanlar, bu korkunun özellikle travmatik geçmişe sahip bireylerde daha sık görüldüğünü belirtiyor.
Sosyal medya, mutluluk korkusunun modern çağda daha görünür hale gelmesine katkı sağladı. Instagram gibi platformlarda sürekli olarak mutlu anların paylaşılması, bireylerde mutluluk konusunda baskı hissetmelerine yol açabiliyor. Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, sosyal medya kullanımının bireylerde "mutluluk kıyaslaması" yarattığını ve bu durumun psikolojik bir yük oluşturduğunu ortaya koydu.
Kültürel normlar, mutluluğa dair algılarımızı şekillendiriyor. Bazı toplumlarda mutluluğun aşırı ifade edilmesi "nazara gelme" korkusuyla ilişkilendiriliyor. Türkiye'de bu durum, “fazla gülen ağlar” gibi atasözleriyle kendini gösteriyor. Kültürel olarak içselleştirilmiş bu korkular, bireylerin mutlulukla ilgili kaygılarını artırabiliyor.
Mutluluk korkusu, bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Psikologlar, bu korkunun genellikle depresyon, anksiyete ve sosyal izolasyon gibi durumlarla bağlantılı olduğunu ifade ediyor. Kişiler, mutlu hissetmekten kaçındıkları için hayatın keyifli yanlarını deneyimleme fırsatını kaybedebilir.
(Ayşe Candan)
Kaynak: Ayşe CANDAN
En Çok Okunan Haberler