Türkiye’de son yıllarda denizcilik sektöründeki büyüme, özellikle yat ve tekne satışlarında artışa yol açtı. Ancak bu hızlı büyüme, vergi kaçakçılığı ve kaçak tekneler gibi sorunları da beraberinde getirdi. Son dönemde yapılan araştırmalar, özellikle yüksek gelir gruplarına hitap eden tekne ve yat satışlarında denetim eksikliği ve kayıt dışı işlemlerin arttığını ortaya koyuyor. Bu durum, devletin hem vergi gelirlerinden mahrum kalmasına hem de sektörde haksız rekabetin oluşmasına neden oluyor.
Haber Giriş Tarihi: 24.09.2024 16:18
Haber Güncellenme Tarihi: 24.09.2024 16:19
Kaynak:
Sema Yüksel Güngörmez
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yapılan derlemeye göre, son 5 yılda yat ve tekne satışlarında yaklaşık %30’luk bir artış yaşandı. Özellikle pandemi döneminde deniz turizmine olan ilginin artması, bu sektörde talebi önemli ölçüde artırdı. Ancak bu artışla birlikte kayıt dışı satışlar ve vergi kaçakçılığı da dikkat çekici bir şekilde yükseldi. Denizcilik sektörü uzmanlarının yaptığı araştırmalara göre, özellikle yüksek fiyatlı teknelerde ve yatlarda bazı satıcıların resmi kayıtlardan kaçınarak vergi kaçakçılığına başvurduğu tespit edildi.
Teknelerin özellikle lüks sınıfında yaşanan kayıt dışılık, ülke ekonomisine zarar veriyor. Maliye Bakanlığı’nın raporuna göre, 2023 yılında kayıt dışı tekne satışlarından kaynaklanan vergi kaybı 500 milyon TL'yi buldu. Bu durum, hem denetim mekanizmalarının zayıflığını hem de vergi kaçırma teşebbüslerinin yaygınlığını gözler önüne seriyor.
Vergi kayıplarını önlemek amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı, denizcilik sektörüne yönelik denetimlerini artırdı. 2024 yılında başlatılan geniş çaplı bir denetim kampanyasında, özellikle lüks tekne satışları ve ithalat işlemleri sıkı takibe alındı. Bu denetimler, kayıt dışı teknelerin ülkeye nasıl girdiği, satıldığı ve kullanıldığıyla ilgili önemli bulgular ortaya çıkardı.
Denetimlerde, satışı yapılan teknelerin fiyatlarının resmi evraklarda düşük gösterildiği ve vergilerin eksik ödendiği belirlendi. Ayrıca, bazı kaçak teknelerin sahte belgelerle Türkiye’ye sokulduğu ve ardından ikinci el piyasasında satıldığı tespit edildi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yetkilileri, kaçakçılığın önlenmesi için hem denetimlerin sıklaştırıldığını hem de teknolojik takip sistemlerinin devreye sokulduğunu açıkladı.
Kaçak tekne satışlarını önlemek amacıyla, teknolojik çözümler de geliştiriliyor. Türkiye’de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından başlatılan yeni bir proje ile teknelere çip takma zorunluluğu getirildi. Bu çipler, teknelerin hareketlerinin ve sahiplik bilgilerinin dijital ortamda izlenmesini sağlıyor. 2024 yılında yapılan pilot uygulamada, bu sistem sayesinde kaçak olarak satılan ya da ülkeye sokulan 50'den fazla tekneye el konuldu.
Bu çiplerin kullanılması, hem kaçakçılık faaliyetlerinin önlenmesine hem de ikinci el tekne piyasasında daha şeffaf bir satış sürecinin oluşturulmasına katkı sağlıyor. Denizcilik sektöründeki uzmanlar, bu tür dijital takip sistemlerinin yaygınlaştırılmasıyla birlikte kaçak teknelerin ve vergi kaçakçılığının önemli ölçüde azalacağını belirtiyor.
Vergi Affı ve Beyanname Çağrıları
Devlet, kaçakçılıkla mücadele kapsamında aynı zamanda vergi affı ve beyanname çağrılarına da ağırlık verdi. 2023 yılında çıkarılan vergi affı ile kayıt dışı tekne ve yat sahiplerine, teknelerini yasal sürece sokmaları için fırsat sunuldu. Bu affın ardından, yaklaşık 1000’den fazla tekne sahibi kayıt altına alındı ve vergi borçlarını yapılandırdı.
Vergi affı, sektörde kayıt dışılığı azaltma yönünde önemli bir adım olarak görülse de, uzmanlar bu sürecin devam ettirilmesi gerektiğini vurguluyor. Maliye Bakanlığı yetkilileri, affın ardından yapılan beyanname çağrılarında teknelerin %80’inin kayıt altına alındığını belirtti.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Tekne satışlarına sıkı takip
Türkiye’de son yıllarda denizcilik sektöründeki büyüme, özellikle yat ve tekne satışlarında artışa yol açtı. Ancak bu hızlı büyüme, vergi kaçakçılığı ve kaçak tekneler gibi sorunları da beraberinde getirdi. Son dönemde yapılan araştırmalar, özellikle yüksek gelir gruplarına hitap eden tekne ve yat satışlarında denetim eksikliği ve kayıt dışı işlemlerin arttığını ortaya koyuyor. Bu durum, devletin hem vergi gelirlerinden mahrum kalmasına hem de sektörde haksız rekabetin oluşmasına neden oluyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yapılan derlemeye göre, son 5 yılda yat ve tekne satışlarında yaklaşık %30’luk bir artış yaşandı. Özellikle pandemi döneminde deniz turizmine olan ilginin artması, bu sektörde talebi önemli ölçüde artırdı. Ancak bu artışla birlikte kayıt dışı satışlar ve vergi kaçakçılığı da dikkat çekici bir şekilde yükseldi. Denizcilik sektörü uzmanlarının yaptığı araştırmalara göre, özellikle yüksek fiyatlı teknelerde ve yatlarda bazı satıcıların resmi kayıtlardan kaçınarak vergi kaçakçılığına başvurduğu tespit edildi.
Teknelerin özellikle lüks sınıfında yaşanan kayıt dışılık, ülke ekonomisine zarar veriyor. Maliye Bakanlığı’nın raporuna göre, 2023 yılında kayıt dışı tekne satışlarından kaynaklanan vergi kaybı 500 milyon TL'yi buldu. Bu durum, hem denetim mekanizmalarının zayıflığını hem de vergi kaçırma teşebbüslerinin yaygınlığını gözler önüne seriyor.
Vergi kayıplarını önlemek amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı, denizcilik sektörüne yönelik denetimlerini artırdı. 2024 yılında başlatılan geniş çaplı bir denetim kampanyasında, özellikle lüks tekne satışları ve ithalat işlemleri sıkı takibe alındı. Bu denetimler, kayıt dışı teknelerin ülkeye nasıl girdiği, satıldığı ve kullanıldığıyla ilgili önemli bulgular ortaya çıkardı.
Denetimlerde, satışı yapılan teknelerin fiyatlarının resmi evraklarda düşük gösterildiği ve vergilerin eksik ödendiği belirlendi. Ayrıca, bazı kaçak teknelerin sahte belgelerle Türkiye’ye sokulduğu ve ardından ikinci el piyasasında satıldığı tespit edildi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yetkilileri, kaçakçılığın önlenmesi için hem denetimlerin sıklaştırıldığını hem de teknolojik takip sistemlerinin devreye sokulduğunu açıkladı.
Kaçak tekne satışlarını önlemek amacıyla, teknolojik çözümler de geliştiriliyor. Türkiye’de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından başlatılan yeni bir proje ile teknelere çip takma zorunluluğu getirildi. Bu çipler, teknelerin hareketlerinin ve sahiplik bilgilerinin dijital ortamda izlenmesini sağlıyor. 2024 yılında yapılan pilot uygulamada, bu sistem sayesinde kaçak olarak satılan ya da ülkeye sokulan 50'den fazla tekneye el konuldu.
Bu çiplerin kullanılması, hem kaçakçılık faaliyetlerinin önlenmesine hem de ikinci el tekne piyasasında daha şeffaf bir satış sürecinin oluşturulmasına katkı sağlıyor. Denizcilik sektöründeki uzmanlar, bu tür dijital takip sistemlerinin yaygınlaştırılmasıyla birlikte kaçak teknelerin ve vergi kaçakçılığının önemli ölçüde azalacağını belirtiyor.
Vergi Affı ve Beyanname Çağrıları
Devlet, kaçakçılıkla mücadele kapsamında aynı zamanda vergi affı ve beyanname çağrılarına da ağırlık verdi. 2023 yılında çıkarılan vergi affı ile kayıt dışı tekne ve yat sahiplerine, teknelerini yasal sürece sokmaları için fırsat sunuldu. Bu affın ardından, yaklaşık 1000’den fazla tekne sahibi kayıt altına alındı ve vergi borçlarını yapılandırdı.
Vergi affı, sektörde kayıt dışılığı azaltma yönünde önemli bir adım olarak görülse de, uzmanlar bu sürecin devam ettirilmesi gerektiğini vurguluyor. Maliye Bakanlığı yetkilileri, affın ardından yapılan beyanname çağrılarında teknelerin %80’inin kayıt altına alındığını belirtti.
(Sema Yüksel Güngörmez)
Kaynak: Sema Yüksel Güngörmez
En Çok Okunan Haberler