SON DAKİKA
Hava Durumu

Karaduman: 'Partilerin muhasebe zamanı'

  Başkanlık sistemine giden yolun en önemli adımı olan 16 Nisan referandumu geride bırakılırken, “evet” ve “hayır” oylarının

Haber Giriş Tarihi: 19.04.2017 22:53
Haber Güncellenme Tarihi: 19.04.2017 23:53
Kaynak: Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
Karaduman: 'Partilerin muhasebe zamanı'
 

Başkanlık sistemine giden yolun en önemli adımı olan 16 Nisan referandumu geride bırakılırken, “evet” ve “hayır” oylarının çok yakın oranda olması, sandığa giden süreçte partilerin durumunu gözden geçirmeyi gerektiriyor. Referanduma 2 gün kala, Bursa oylarını yakın tahminle açıklayan Referans Araştırma Şirketi Sahibi Onur Karaduman, liderlerden teşkilatlara partilerin çalışma karnesini açıkladı.

 

Canan GÜLEÇ

 

Geçtiğimiz Pazar Türkiye referandum için sandıktaydı. 2010 yılında da, “Cumhurbaşkanını halk seçmeli mi?” sorusu ve 1982 anayasasının bazı maddelerindeki değişiklik için referanduma gitmiştik. En son olarak da 1 Kasım 2015’te genel seçimler için oy kullandık. Bu referandumu diğerlerinden ayıran özel kılan ne oldu?

Sonuçlardan bağımsız, uzun yıllar askeri vesayet sonrası Türkiye demokrasi tarihinde sivillerin yaptığı ilk değişiklik. Bu açıdan 2017 referandumu hem ilk olması hem de sistem değişikliği getirmesinden dolayı Türk siyasi tarihinde önemli kilometre taşlarından biri olarak hatırlanacaktır. Süreçte konu siyasallaştırılıp, anayasada değiştirilecek olan 18 madde üzerinde durulmasa da iyi bir başlangıç oldu. Seçim sonrası farklı hassasiyetler göz önüne alınarak bundan sonra yeni anayasaya uygun bazı değişikliklerin yapılmasının yolunu açmıştır.

Referandum sonuçlarına genel bir bakış attığımızda neler söylenebilir?

Her ne kadar iktidar partisi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, memnun olduğunu söyleseler de sonuca dair gerçek hislerinin bu olmadığını düşünüyorum. Anayasa oylaması sonucunda biraz daha yüksek oy çıkması durumunda sağlayacağı meşruiyet duygusu da yüksek olurdu. Referandum sonuçları ardından herkes “Bundan sonra ne olacak? Seçim gecesi Başbakanın ve Cumhurbaşkanının televizyon konuşmalarında kullandığı uzlaşmacı ve kucaklayıcı bir dil mi kullanılacak yoksa kutuplaşma devam mı ettirilecek?” sorularına yanıt arıyor.

HDP’DEN “MAĞDUR EDEBİYATI”

Referandum sürecinde partiler sandığa giden yolda nasıl hazırlandılar? Kampanyalarında başarılı ve zayıf bulduğunuz taraflar nelerdir?

Referandum seçimleri öncesi “evet” oyunu açıklayan partiler; Ak Parti, MHP ve Büyük Birlik Partisi idi. Ak Parti; son 3 yıldır olduğu gibi seçime en büyük kozu olan Recep Tayyip Erdoğan’ın kişisel performansı ve halktaki etkisi üzerine kurulu bir kampanya izledi. Teşkilatlardaki uyumsuzluklar, bunca kaynak ve imkana rağmen vatandaşa yeteri kadar ulaşamadılar. Teşkilatlar rehavete kapıldı. FETÖ temizliğinin siyasete yayılmaması vatandaş nezdinde olumsuz karşılandı oy olarak sonuca yansıdı. MHP’de Devlet Bahçeli’nin parti içi muhalif isimlerle kavgasına “evet” oyu vereceğini açıklamasıyla birlikte parti tabanında yaşanan kopma eşlik etti. Türkiye’nin her noktasında teşkilat çalışmaları en zayıf ve yetersiz parti olarak ön plana çıktı. Parti içindeki isimlerin muhalif kanada yakın olması hem “evet”e hem “hayır”a aynı anda çalışma gibi absürd bir durum meydana getirdi.

Muhalefet kanadında ise CHP ve HDP “hayır” oyu vereceklerini açıkladılar. CHP, Ak Parti kurulduğundan beri gelen süreçte en başarılı seçim performansını sergiledi. Şehir mitingleri yerine nokta mitinler yaparak, seçim sonucunu etkileyecek özel yerler belirleyerek ortamı germeden sağ cenahtaki insanların hassasiyetlerine duyarlı yaklaşarak başarılı bir kampanya yürüttü. Bunca başarıya rağmen kapalı bir örgüt olmaları daha fazla insana ulaşmalarını engelledi. HDP ise seçimin en başarılı performanslarından birini sergiledi. Seçim mitingleri ve çalışmalarını asgari düzeyde tutarak ortamı germedi, “genel başkanımız da içerde zaten” gibi söylemlerle mağdur edebiyatı yaptılar. Seçim mitingi yapmamaları da MHP’deki keskin milliyetçi kanatta tepkisel bir duruşu tetiklemediği için, ‘evet’e yönelimin önü kesildi.

 

Referans Araştırma olarak referandumdan 2 gün evvel açıkladığınız ankette Bursa sonuçlarınız seçim sonuçları ile neredeyse birebir örtüşüyor. Bu yaklaşık sonucu elde etmek için nasıl bir çalışma yolu izliyorsunuz?

Ankette başarı sağlamanın en önemli adımı doğru örneklem yapmaktır, seçilen çalışma bölgesinin araştırması yapılacak kentin, ilçenin yapısını aynen taşıyor olması gerekir. Seçmen sayısına göre Bursa örneklemi bin 640 kişi olarak belirlendi. Nüfus yoğunluğuna göre ilçelere anket sayıları dağıtıldı. İlçeleri son 3 seçim karşılaştırılarak partilerin en yakın oy aldığı mahalleler belirlendi. Mahalle büyüklüklerine göre yapılacak anket sayıları ortaya çıktı. Anketör arkadaşlar önceden belirlenen saha kurallarına göre Türkiye seçmen sayıları oranları dikkate alınarak yüzde 50 kadın ve yüzde 50 erkek olarak anket gerçekleştirdiler. Yönlendirme ve benzeri sorun yaşanmaması, sağlıklı sonuç alınabilmesi için anketler ev ve işyerlerinde sadece tek katılımcıyla gerçekleştirildi, toplu ankete izin verilmedi. Bursa’nın 13 ilçesinde (dağ ilçeleri hariç) yeterli örneklem belirledik. 1 Kasım 2015 seçmen sayısını baz aldık, örneklem oranını binde 9 olarak belirledik. 106 mahallesi olan Osmangazi ilçesinin son 3 seçim sonuçları karşılaştırılarak ilçenin sonucuna en yakın sonucu veren mahalleler belirlendi. Tabakalı örneklem belirlendiğinden mahallede işyerinde yapılan anketlerde katılımcının o mahallede oy kullanma şartı aranmıştır.

“EVET OYLARININ MİMARI KADIN SEÇMENDİR”

Bursa’da alınan sonuçlara göre seçmenin tavrını nasıl değerlendirmeliyiz?

Anket çalışmamızın sonucunda Bursa’da 54,08 evet ve 45,92 hayır sonucuna ulaştık. Bu oranlar Bursa seçim sonuçlarıyla neredeyse birebir örtüşmektedir. Çalışmamızda bazı ilginç detayları aktarmak isterim; anket çalışması sonuçları incelendiğinde 1 Kasım 2015 milletvekili seçiminde Ak Partiye oy verdiğini belirten seçmenin yüzde 89’u referandumda evet oyu vereceğini söylemekte, yüzde 11’i ise hayır oyu vereceğini söylemiştir. Bu oran CHP’li seçmende yüzde 96 hayır, yüzde 4 evet, MHP’li seçmende yüzde 36 evet, yüzde 64 hayır, HDP’li seçmende ise yüzde 24 evet ve yüzde 76 hayır şeklindedir. Anket sonuçlarına göre MHP’li her 3 seçmenden biri HDP’li her 4 seçmenden biri evet oyu kullanmaktadır. Anketteki ilginç ayrıntılardan biriyse seçmenlerin yaşıdır. Çalışmada evet oyunun en yüksek çıktığı 46- 55 yaş grubu aralığıdır. Evet oyu oranı yüzde 57,2 ye ulaşmaktadır. Hayır oyunun en yüksek çıktığı 18-25 yaş grubu aralığıdır. 18-25 yaş grubunda hayır oranı yüzde 53.7’dir. Bursa’daki çalışmamız sonucunda Y kuşağı olarak adlandırılan (18-30 yaş grubu) genç nesil hayır oyuna (yüzde 52 ,8) yönelimdedir. Anket çalışmasında cinsiyeti dikkate aldığımızda referandumda oy kullanacağını belirten kadınların yüzde 56,8’i evet oyu vereceğini, yüzde 43.2’si hayır oyu vereceğini belirtmiştir. Bu durum referandumda oy kullanacağını belirten erkeklerde ise yüzde 51.1 evet, yüzde 48.9 hayır şeklindedir. Kısacası Bursa’da alınan evet oylarının mimarı kadın seçmenlerdir. Anket çalışmamızda neredeyse tüm ilçe sonuçlarımız tutmuştur. Yenişehir merkezinde gerçekleştirdiğimiz ankette hayır oranları yüzde 50’nin üzerinde çıkmış ve bizi yanıltmıştır.

 

Seçim sonuçlarını değerlendirdiğinizde neler söylemek istersiniz?

Seçim sonuçlarını 1 Kasım seçimleri ile karşılaştırırsak bizi hataya götürür. Türkiye’de ve Bursa özelinde 2014 cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ın aldığı oy oranlarıyla benzerlik göstermektedir. 16 Nisan referandumunda her bölgeden neredeyse Recep Tayyip Erdoğan 2014’te aldığı oy oranlarında kalmıştır. Karşılaştırma cumhurbaşkanlığı seçimleri üzerinden yapılırsa bizi daha sağlıklı sonuca götürür. 2014 cumhurbaşkanlığı seçimleri ile 16 Nisan referandum oylamasını Bursa’da karşılaştırmamız gerekirse; Sadece 4 ilçede oy oranını artırdı. Bunlar Keles, Harmancık, Büyükorhan ve Gürsu'dur. Oy artışının en yüksek olduğu ilçe yaklaşık yüzde 2 puanlık artış ile Büyükorhan olmuştur. Büyükorhan ilçesi yüzde 78,22 oy oranı ile Bursa'nın referandumda en yüksek oy oranını yakalamıştır.

13 ilçede ise Cumhurbaşkanlığı seçimlerine göre referandumda oy kaybı yaşanmıştır.

En büyük oy oranı kaybı yüzde 50'nin altına gerileyen Mustafakemalpaşa ve Orhangazi ilçelerinde yaşanmıştır.

6 ilçede ise 1.5-3 puan civarı oy kaybı yaşanmıştır. Bu ilçeler; Gemlik 2,85 , İnegöl 1,82 , Nilüfer 1,81 , Orhaneli 1 ,66 , Karacabey 1,55 , Yenişehir 1,53'tür. 5 ilçede ise 0,5-1, 5 puan civarı oy kaybı yaşanmıştır. Bu ilçeler ; Kestel 1,27 ,Osmangazi 1,25 , İznik 1,22 , Yıldırım 0,66 , Mudanya 0,58'dir. Bursa geneline baktığımızda ise ; Bursa cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan'a yüzde 54,88 ile "Evet" demişti. 16 Nisan'da Bursa'dan başkanlık sistemine çıkan "Evet" oranı yüzde 53,21 'de kaldı. Bursa 'da oy kaybı yüzde 1, 67 olarak yaşandı.

 

Türkiye ölçeğinde düşünürsek tabloyu nasıl okumak gerekir?

Referandum sonuçlarını incelediğimizde Ak Parti ve MHP’nin ortak evet çağrısı başarılı olmadı. Erdoğan referandum sonucunun yüzde 50’nin üstünde bitmesini yurt dışından gelen evet oyları ve Doğu- Güneydoğu Anadolu’daki Kürt evet oylarının artışına borçlu. 30 büyükşehirden hayır oyu çoğunlukta olan 17’sinin içinde Türkiye’nin en büyük 4 şehri İstanbul, Ankara, İzmir, Adana da bulunmakta. 17’sinde hayır oyunun yüzde 50’nin üzerinde çıkması seçmenin 7 Haziran 2015 seçimleri gibi Ak Partiyi uyarı niteliğindedir. Şayet bu uyarı doğru alınmazsa 3 Kasım 2019 seçimlerinde hüsrana uğranabilir.

 

Partiler arası oy geçişlerinin nedenleri hakkında yorumunuz nedir?

Türkiye genelinde ve Bursa özelinde Ak Partinin yaklaşık yüzde 13’ü bu da 7 puana denk gelmektedir, hayır oyu vermiştir. Bunun başlıca sebepleri FETÖ operasyonunda eş dost akrabasının işten atılma, hapse girme ve benzeri durumları, belediyelerin başarısız hizmetleri, parti algısının düşmesi, mahalle esnafının Suriyelilerle sorun yaşaması, parti içi çekişmeler sonucu bazı isimlerin kendilerine yer açılması için milletvekilleri ve belediye başkanları aleyhine hayır yönünde çalışması, ekonomik durum ve işsizlik etkili olmuştur. MHP’li seçmen Devlet Bahçeli’nin evet kararını benimsemedi, parti lideriyle taban koptu. Türkiye genelinde MHP evet oylarını incelediğimizde Doğu Anadolu ve İç Anadolu’da artış göstermekte, Marmara ve Ege’de evet oyları düşmektedir. Bunun sebebi Doğu Anadolu ve İç Anadolu bölgesinin MHP seçmeninin muhafazakar yapısı ve liderini sahiplenmesi. Batıda evet oylarının düşmesi ise kent yaşamına uygun ulusal kanada daha yakın MHP seçmenine sahip olması.

“ARTIK TEŞKİLATLARDA TEMİZLİK ZAMANI”

Referandum sonucunda 2014 cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a verilen oylar göz önüne alındığında evet oylarındaki düşüşün faturası kimlere kesilir?

Bölge milletvekilleri, belediye başkanları ve teşkilatlar için zor günler başlamıştır. FETÖ operasyonları esnasında kendi içinde temizlik yapamaması oy kaybında birebir etkili olmuştur. Teşkilatlardaki rehavet, çalışma disiplininin zayıflığı ve algıdaki değişim vatandaştan oy kaybı olarak geri dönmüştür. Türkiye’nin birçok noktasında Ak Partinin il başkanlıkları, ilçe başkanlıkları, kadın kolları, gençlik kolları yetersiz ve başarısızdır. Seçim sonuçları sonrası haklı beklenti aşağıdan yukarı doğru değişim; fakat doğru inşalarla ve vatandaşı tatmin eden insanlarla değişim. Referandum sonuçları sonrası Ak Partinin fazla bir hareket alanı kalmadı, doğru hamleler yapması gerekli. Artık teşkilat içi temizlik yapma zamanı geldi.

 

Gelecek 2 yılda siyasetin ne yönde şekillenmesini öngörüyorsunuz?

Ankara kulislerinde konuşulan Kasım 2017’de erken seçim söylentileri, referandumdaki başarısızlık sonrası ortadan kalkmıştır. Bu oy oranlarıyla Erdoğan erken seçim riskine girmez. Ak partide 3 Kasım 2019 başkanlık seçimlerine kadar teşkilat yenilenmesi, yerel yönetim yenilenmeleri, yeni kadrolarla başkanlık sistemiyle ilgili eksiklikleri gidermek tekrar güç toplamakla mümkün olacaktır. MHP bütünlüğünü koruyup korumamakla karşı karşıya, zaten Bahçeli kongre süresinde çok zayıflamıştır. Referandum sonrası muhalefet kanadını da düşündüğünde MHP’yi çalkantılı günler beklemektedir. CHP için asıl zorlu sınav yeni başlamaktadır. Son referandum sonucuyla CHP’nin neredeyse doğal sınırlarına oy olarak gelmiş durumda. Partiyi aynı nitelikleriyle korumaya kalktıklarında buradan daha ileriye gitme şansları yoktur. Yapacakları doğru hamleler yüksek hayır oylarından 2019 seçimlerinde partilerine ne kadar katacaklarını gösterecektir. HDP’li kürt seçmenin bir kısmı evet oylarını giderek çözüm sürecinin tek adresinin ak parti olduğunu göstermiştir. HDP bölgede gücünü halen korumaktadır. Genel başkanının durumu süreci siyasi kargaşayla geçirmesi olasıdır.

 

Seçimlere dair söylemek istediğiniz son yorumunuz nedir?

Referandumu incelediğinizde en çok eleştirilen ismin devlet bahçeli olduğu görülmektedir ama unutulmaması gereken bir gerçek var, bahçeli evet oyunu desteklemese yüzde 50 üstüne çıkılamazdı.

 

 

 

 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.