Malum HDP’li 3 belediyeye kayyum atanmasının ardından en fazla sesi çıkan parti CHP oldu. Genel merkez düzeyinde verilen tepkilere sırayla illerde katılıyor. CHP Bursa İl Başkanı Hüseyin Akkuş da önceki gün bir basın bildirisi yayımlayarak HDP’nin terörü destekledikleri gerekçesiyle görevden alınan belediye başkanlarına sahip çıktı. HDP’lilere sahip çıkan bir başka isimde CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal. Sarıbal’ın genel tavrını bildiğimizden bu durumun çok şaşırtıcı olmadığını söyleyelim.

Sarıbal-Akkuş ikilisi bu açıklamalarla da yetinmeyip HDP İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Oradan da sosyal medya hesapları üzerinden desteklerini açıkladılar. Oysa, Atatürk’ün kurduğu CHP’nin Atatürk’ün kurduğu cumhuriyete kast eden HDP’nin tam da karşısında yer alması gerekmez mi? Parti binalarında Atatürk fotoğrafı ve ayyıldızlı bayrağımızı asmaya tenezzül etmeyenlere haddini ilk önce CHP’nin bildirmesi gerekmez mi? CHP’lilere Mustafa Kemal’in itleri diyen, Atatürk heykellerini ateşe veren bir zihniyetle mücadele etmesi gerekmez mi CHP’nin?



Soruları muhatabına sordum. CHP İl Başkanı Hüseyin Akkuş’la yaptığım konuşmayla ilgili ayrıntıları aşağıda okuyacaksınız.

Ben tatmin oldum mu aldım cevaplardan doğrusunu söylemek gerekirse olmadım. Akkuş, HDP’yi daha önce de ziyaret ettiğini ve yine edebileceğini söyledi. Olaya demokrasi üzerinden, adalet ve hukuk üzerinden baktıklarını, bu müdahaleyi doğru bulmadıklarını söyledi. Henüz 5 ay önce mazbatalarını alan belediye başkanlarının bu kısa sürede alınmalarını doğru bulmadığını söyledi. Bu topraklarda insanların yüreğine umut aşılayacak her parti ile yürümekte bir sakınca görmediğini anlatan Akkuş, ülkeye demokrasinin sol görüşle sosyal demokrasi ile geleceğine inandığını anlattı.

Türk bayrağı ve Atatürk resminin olmaması sizi rahatsız etmedi mi sorusuna ise “Ben oraya demokratik bir destek vermek için gittim. İtirazlarımı da kendilerine ilettim. Her zamanda iletiyorum. Atatürk ve bayrağımızla ilgili en büyük hassasiyeti yine biz gösteriyoruz” dedi. Belediye başkanlarının yargı kararıyla alınabileceğine, bu tür almaların doğru olmadığına vurgu yapan Akkuş, daha önce alınan AK Partili belediye başkanları için de aynı tavrı sergilediğini söyledi.

Özetle Akkuş’un anlattıkları böyle…

Ancak bir ülkenin değerlerini varlığını hedef alan bir terör örgütünden emir alan bir siyasi oluşuma sırf demokratik tepki veriyoruz diyerek yanında yer almanın kabul edilebilir bulmam. Devlete silahlı bir terör örgütü ile birlikte baş kaldırmanın izah edilebilir bir tarafının olduğunu düşünmem. Bu çerçevede Hüseyin Akkuş ve Orhan Sarıbal’ın bu tavırlarını da baştan sona yanlış bulurum. Üstelik CHP’deki büyük çoğunluğun da bu durumdan rahatsız olacağını tahmin etmek zor olmasa gerek. Özellikle ulusalcı kanadın büyük oranda rahatsız olduğu kesin. Bugün yaşananlar Mustafa Kemal döneminde yaşansaydı, acaba Atatürk taviz verir miydi? Bu ayrılıkçılar için ne yapardı? Bu soruların da yanıtını en iyi CHP’lilerin verebiliyor olması gerekir. Atatürk bırakın bölücülüğü, şapka giymeyi reddeden Rize’yi Hamidiye’ye bombalatarak en ufak bir karşı gelişe dahi müsaade etmeyeceğini zaten o dönemde göstermiş biri lider. Çok daha sert müdahaleler de o dönemde kayıtlara geçmiştir. Mustafa Kemal’i, cumhuriyeti, Kemalizmi dile dolayıp, onun kurduğu cumhuriyeti hedef alanları masum gösterme çabalarının da bir ikilem olduğunu söylemem gerek. HDP İl Başkanlığı’ndan yansıyan fotoğraf çok tartışılacak. Ancak bu fotoğrafı en çok tartışması gerekenler CHP’liler Orhan Sarıbal’la örgütün bir araya gelemez olduğunu biliyoruz. Ancak Hüseyin Akkuş’un yarına ilişkin planları varsa ki var olduğunu düşünüyoruz, bu adımları atarken daha çok düşünmesi gerektiği de ortada…

MHP’den 5 yıldızlı hareket!

İzmir’de 3 gün boyunca yanan ormanlar milletimizin yüreğini dağladı. Yangınlarla birlikte bir yandan rant tartışmaları bir yandan söndürmeyle ilgili tartışmalar gündemi işgal etti. Birileri sucul ararken, birileri de orman yangınlarını siyasetine alet etmek için çaba harcadı. Türkiye Cumhuriyeti devleti 3 gün boyunca yangını söndürebilmek için seferber oldu. Yangın neden çıktı, sabotaj mı? Terör saldırısı mı? Yoksa kendiliğinden mi oluştu? Bunlar önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak. Ancak mevcutta yanmış hektarlarca orman var. Milliyetçi Hareket Partisi İzmir İl Başkanlığı örnek bir adım atarak, laf üretmek yerine iş üretmek için bir çalışma başlattı. MHP İzmir İl Başkanlığı yanan 150 hektar alanı ekolojiye uygun köylülerin gelir elde edebilecekleri 300 bin fidan dikerek ağaçlandıracaklarını açıkladı. Millete taahhütte bulundu.



Yanan yandı. Onunla ilgili işlemler sürerken asıl olan yanan alanların yeniden ihya edilmesi ve bu noktada MHP’nin öne çıkması ve sorumluluk alması 5 yıldızlı bir hareket. Vatan sevgisi imandandır düsturu ile hareket eden MHP’ye diğer partiler ve sivil toplum kuruluşlarının da katılması bu alanda önemli bir adım olur…