SON DAKİKA
Hava Durumu

4 yılda 866 bin kişi dinlendi!

17 Aralık darbe girişiminin ardından siyaset, sanat ve iş dünyasından çok sayıda ismin yasadışı dinlendiği ort

Haber Giriş Tarihi: 14.07.2014 11:17
Haber Güncellenme Tarihi: 14.07.2014 12:17
Kaynak: Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
4 yılda 866 bin kişi dinlendi!





17 Aralık darbe girişiminin ardından siyaset, sanat ve iş dünyasından çok sayıda ismin yasadışı dinlendiği ortaya çıkmıştı. Adalet Bakanlığı Müsteşarı İpek, “2010 ile 2014 arasında 866 bin dinleme yapıldığını tespit ettik” dedi.

Paralel yapı ve yargı içindeki uzantıları 17 ve 25 Aralık yargı darbesi soruşturmasından sonra deşifre olmuştu. Siyaset, iş, sanat, medya ve futbol camiasının önde gelen isimlerinin de aralarında yer aldığı binlerce kişinin “Ergenekon, PKK, Hizbullah, İBDA-C, DHKP-C üyesi ve uyuşturucu kullanmak” gibi iddialarla yıllarca yasa dışı dinlendiği ortaya çıkmıştı. İlk kez STAR’ın yayınladığı dinleme listelerinde birçok kişi farklı isimlerle ve alakasız dosyalarda yıllarca dinlenip arşiv kaydına maruz kalmıştı.

Savcılar iftarda buluştu

Paralel yapının hedefindeki kişileri emniyet ve yargı içindeki uzantılarını kullanarak dinleyip izlediği gündeme gelmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bünyesindeki savcıların yaptığı hukuk dışı sotuşturma dosyaları daha sonra HSYK tarafından yapılan görev değişimleriyle bir bir incelendi. Yapılan incelemeler sonucu 2010 ve 2014 yılı arasında 866 bin kişinin özel yetkili savcılar ve mahkemeler eliyle dinlendiği saptandı. Konuyla ilgili değerlendirmeyi önceki akşam İstanbul’da hakim ve savcılara verilen iftar yemeğinde konuşan Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1453 Topkapı Sosyal Tesisleri’ndeki iftarda, İstanbul’da görev yapan birçok başsavcı ve başsavcıvekili ile bine yakın hakim ve savcı da hazır bulundu.

Başıboşluk kabul edilemez

Yargı içinde ortaya çıkan skandal dinlemelere değinen İpek, “Yakın bir tarihte kapatılan özel yetkili mahkemeler ile TMK gereği kurulan mahkemelerde yapılan incelemelerde, 2010-2014 arasında 297 bin dinleme adli dinleme olarak, 569 bin dinleme de önleme dinlemesi olarak, yani toplam 866 bin dinleme yapılmış. TBMM başkanı, bakanlar, vekiller, işadamları ve gazeteciler neden dinlendi. Savunma sanayi yöneticileri, ASELSAN ve MKE’nin yöneticileri, TSK’nın muvazzaf ve emekli subayları, eski başbakanlarımızdan Necmettin Erbakan, ‘Hufzullah Gültekin’ adı altında ve terör suçuyla dinlenmiş. Bunların kim adına ve ne için dinlendiklerini mutlaka bilmemiz gerekiyor. Hukukun olduğu yerde böyle bir başıboşluk ve vurdumduymazlık asla kabul edilemez” diye konuştu.

Yeni bir müdahale başlığı

En son, bazı yargı mensupları da kullanılarak devlet sistemini alt üst edecek şekilde bir teşebbüste bulunulduğuna dikkati çeken İpek, “Darbelerle müdahaleler tarihine yarım kalmış bir müdahale başlığı daha eklenmiştir. 17 ve 25 Aralık’ta yaşananların, ileri sürülen gerekçelerle ilgili olmadığını hepimiz biliyoruz. Rahmetli Menderes ve bakanlarını yolsuzlukla suçlayıp kamuoyunda yıpratan zihniyet yeniden dirilmiştir” dedi.

Reform çalışmalarına ihanet edenler oldu

Demokrasinin, yenilgiyi de zaferi de kabullenmek anlamına geldiğini vurgulayan İpek, “O yüzden halkın seçtiği iktidara karşı hiçbir kurum veya güç kendisini üstün göremez. Onu küçümseyemez. Tarafsız ve bağımsız bir yargıdan bahsederken, bu yönde reformlar hayata geçirilirken, 2010’da AB müzakereleri çerçevesinde yapılan reformlarla yargı bağımsızlığı konusunda büyük adım atılmışken, bu adımları birtakım çevrelerin kendi örgütlenmeleri için kullandıklarını ve yargının bir kısmını giderek taraflı ve bağımlı hale getirdiklerini gördük. 2010’da HSYK ile ilgili yeni bir mevzuat hayata getirilmiştir. Bunun öncelikle yargımız adına önemli bir fırsat olduğunu hep düşündük. Ancak bu imkan ve fırsat ne yazık ki tüm yargıyı bağlayıcı şekilde kötüye kullanılmış, özel yapılanmalar için bir fırsatçılığa dönüştürülmüştür. Bu şansı, bu çevrelerin gizli ajandaları ve hizipçilikleri nedeniyle değerlendiremedik. Bu acı durum, milletin bugün de ortaya koyduğu iradeye, bakanlığımızın reform çabalarına da adeta ihanet teşkil etmiştir” diye konuştu.

Memnuniyet az

İpek, Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2013’te yayınladığı verilere göre, adli hizmetlerden memnuniyet oranının yüzde 52.8 olduğunu kaydederek, “Yani bu sonuca göre iki kişiden biri adalet hizmetlerinden maalesef memnun değil” şeklinde konuştu.

HSYK seçimi önemli

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından önümüzdeki dönemde HSYK üyeliğiyle ilgili seçimlerin yapılacağını hatırlatan İpek, “HSYK seçimlerinde, yargımızın kendi kaderini belirleme iradesini, başarısını ve öz güvenini göstereceği inancındayım. Her birinizin bağımsız iradesine güveniyorum. Önünüze çıkacak adaylar kim olursa olsun temel kriteriniz, bu isimlerden hangisinin HSYK’da adil ve yargının sorunlarına duyarlı bir şekilde görevini yapacağı olmalıdır” ifadelerini kullandı.




Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.