SON DAKİKA
Hava Durumu

'Borç alan daha sonra da emir alır'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çad temasları sırasında Çad Cumhurbaşkanı Debi ile katıldığı otur

Haber Giriş Tarihi: 27.12.2017 10:32
Haber Güncellenme Tarihi: 27.12.2017 12:32
Kaynak: Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
'Borç alan daha sonra da emir alır'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çad temasları sırasında Çad Cumhurbaşkanı Debi ile katıldığı oturumda açıklamalar yaptı.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim Afrika'ya bakışımız asla daha sonra bu topraklara gelen sömürgeciler gibi olmadı, olmayacak. Afrika kıtasındaki tüm ilişkilerimizde karşılıklı saygıyı, sevgiyi, kazan kazan ilkesini temel alıyoruz. Birlikte gelişmeyi, birlikte yönetmeyi, birlikte zenginleşmeyi arzu eden bir anlayışla ilişkilerimizi geliştirmenin çabası içindeyiz." dedi.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hilton Otel'de Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından düzenlenen Türkiye-Çad İş Forumu'nda Türk ve yabancı iş adamlarına hitap etti.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hani var ya 'borç alan daha sonra da emir alır.' Şimdi öyle yapmıyorlar mı dünyada? Bakıyorsunuz borç değil güya şöyle ufak ufak hibeler veriyorlar, ardından da emirler veriyorlar. Afrika'yı böyle sömürmediler mi? Afrika'yı böyle sömürdüler. Hala da böyle sömürmeye devam etmiyorlar mı? Aynen böyle sömürmeye hala devam ediyorlar." dedi.



Türkiye ile Çad arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine büyük katkı sağlaması beklenen İş Forumu'nda olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Erdoğan, "Çad'a gerçekleştirilen ziyaretlerde, ilk ziyaret Cumhurbaşkanı olarak bana nasip oldu. Bundan dolayı ayrıca mutluyum." ifadesini kullandı.


Çad'da kendisine gösterilen sıcak karşılama ve misafirperverlikten dolayı da teşekkürlerini ileten Erdoğan, havalimanından toplantıların yapılacağı yere kadar yol kenarında bulunan gençlerin coşkusunu, heyecanını unutmasının mümkün olmadığını ve bu coşkuyu aynen Türkiye'ye taşıyacağını anlattı.


Erdoğan, ziyaretin, köklü bir tarihe sahip iki ülke ilişkilerine ekonomi ve ticaret alanında da ivme kazandırması temennisinde bulunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Ticari ve ekonomik ilişkilerimizin mevcut seviyesini yeterli görmüyorum. 80 milyon Türkiye ve 15 milyon ortalama olarak Çad'ı düşünürsek, 95 milyon bu iki kardeş ülkenin nüfusu var. Öyleyse şu anda 41-42 milyon dolarlık bir ticaret hacmi bize yakışır mı? Yakışmaz. Bizim bunu artırmamız lazım. Paralarımıza, imkanlarımıza sahip çıkmamız lazım. Yeraltı, yer üstü tüm zenginliklerimizin birilerinin kontrolünde olmasını ben doğru bulmuyorum. Adımlarımızı buna göre atmamız lazım. Bunun için iş adamlarımıza büyük görev düşüyor."




"Çok daha güçlü, diri bir Afrika olacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15-16 yıl önce göreve geldiklerinde Türkiye'nin IMF'ye 23,5 milyar dolar borcunun bulunduğunu, 2013'te bu borcun sıfırlandığını ve hatta bundan iki yıl sonra da IMF'nin Türkiye'den 5 milyar avro borç istediğini hatırlattı.


Erdoğan, "Hani var ya 'borç alan daha sonra da emir alır.' Şimdi öyle yapmıyorlar mı dünyada? Bakıyorsunuz borç değil, güya şöyle ufak ufak hibeler veriyorlar, ardından da emirler veriyorlar. Afrika'yı böyle sömürmediler mi? Afrika'yı böyle sömürdüler. Hala da böyle sömürmeye devam etmiyorlar mı? Aynen böyle sömürmeye hala devam ediyorlar." diye konuştu.


Afrika'nın artık küllerinden ayağa kalktığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:


"İnşallah bu asrın sonuna doğru bugünkü Afrika'yı bulamayacaklar. Çok farklı bir Afrika olacak. Çok daha güçlü, diri bir Afrika olacak. Onun için, işte Sayın Cumhurbaşkanımız da burada, hep birlikte karar vermemiz lazım. İş adamlarımız, ziyaretimiz vesilesiyle Çadlı muhataplarıyla potansiyel işbirliği imkanlarını ele almak üzere burada bulunuyor.


İş adamlarımız tekstilden tarım ve hayvancılığa, müteahhitlikten enerjiye, sağlıktan turizme kadar birçok iş kolunu şu anda temsil ediyorlar. Her iki ülke iş adamlarının bu İş Forumu vesilesiyle yeni ortaklıklar tesis edeceklerini düşünüyorum. Bir de şunu ifade etmek istiyorum: Devletlerin yönetimi cepteki hazır para kaynaklarıyla olmaz. Yeni yeni para kaynakları üretmek suretiyle kaynakların çeşitlendirilmesiyle olur."


Cumhurbaşkanı Erdoğan, göreve geldiklerinde batmış, bitmiş bir Türkiye'nin bulunduğunu ve 15 yıllık süreçte farklı bir Türkiye'nin oluştuğunu anlatarak, "Bu nasıl oldu, hazır paralarımız vardı, yatırım yaptık da öyle mi oldu? Hayır." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, PPP sisteminin devreye sokulması gibi uygulamalarla Türkiye'nin bir anda değişmeye başladığını, havalimanlarının sayısının 25'ten 56-57'ye çıktığını, köprülerin, deniz altından raylı sistemlerin hayata geçirildiğini dile getirdi.



Erdoğan, şöyle devam etti:


"Ben buradan Türk iş adamlarına sesleniyorum, burada önemli bir ülke var, Çad. Yurt dışında yatırım mı yapmak istiyorsunuz? Çad'da işte bu imkanı değerlendirebilirsiniz. Şu anda havalimanı gibi, bunun yanında üst geçitler, metro, otoyol, buna benzer adımlarla ilgili olarak, bu konularda yatırıma hazır bir ülke var.


Sayın Cumhurbaşkanımızla bugün bu konuları konuştuk. Sayın Cumhurbaşkanı da buna hazır ve bu konuyla ilgili bakanlarımıza gerekli talimatları verdik. İşte yurt dışında yatırım, buyurun. Ben diyorum ki verin el ele ve bu adımları atın. Biz nasıl bu noktada ayağa kalktıysak, kişi başına milli gelirimiz 3 bin 500 dolar iken 15 yıl önce, bugün 11 bin dolara çıktıysak, inanıyorum ki aynı şekilde Çadlı kardeşlerimiz de bugünkü gelirini 10-15 kata en kısa zamanda yükseltir."



"Petrol, doğalgaz kaynaklarını malum yerler kullanmasın"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeraltı zenginlikleri konusunda madencilik sektörüyle ilgilenen bütün girişimcilere Çad'daki muhataplarıyla gerekli adımları atma çağrısında bulunarak, "Bütün bu petrol, doğalgaz kaynaklarını malum yerler kullanmasın. Bu ülkenin kendi evlatları 'win-win, (kazan-kazan)' esasına göre, kendileriyle çalışacak kardeşleriyle beraber bunu yapsın." şeklinde konuştu.


Erdoğan atılacak adımların süratle uygulamaya geçirilmesiyle iki ülke arasındaki ilişkilerin ekonomi ve ticaret boyutunda yeni bir dönem başlatacağına inandığını vurguladı.



"Çad bizim için Afrika politikamızda çok kritik bir ülkedir"

İki ülke arasında ekonomi ve ticari ilişkilerin ahdi zemini sağlamlaştıkça ticaret rakamları ve yatırımların artacağını da dile getiren Erdoğan, "Çad bizim için Afrika politikamızda çok kritik bir ülkedir. Göreve başladığımda 15 yıl önce Afrika'da bizim 12 büyükelçiliğimiz vardı, şimdi 39 büyükelçiliğimiz var. Bu sayıyı biz artık yeterli bulmuyoruz. Dışişleri Bakanımız 41 diyor. Gökten ne yağar ki yer kabul etmez. İnşallah bu sayı Afrika'nın tamamına sirayet eder." ifadelerini kullandı.


Erdoğan, Çad ile ilişkileri her alanda geliştirmek, derinleştirmek ve bağları kuvvetlendirmek istediklerinin altını çizerek, "Çad'ın daha da gelişmesi ve kalkınması için elimizden gelen desteği vermeye hazırız ve Çad'ın teröre kurban edilmesini asla istemiyoruz. Zira terörün ne olduğunu biz gayet iyi biliriz çünkü teröre çok kurban verdik. Biz damdan düştük. Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar, diğerleri anlamaz." değerlendirmesini yaptı.


Türkiye'nin birçok terör örgütüyle Çad'ın da Boko Haram ile mücadele ettiğini hatırlatan Erdoğan, Çad'daki dik duruşun ülkeyi terörden daha arındırmış hale getirdiğini söyledi.



"Tüm kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:


"Terör asla uyumaz, bunu biliniz. Terörist de uyumaz. Onun için dik duracağız, yolumuza öyle devam edeceğiz. İşte en son G5 zirvesi bu bakımdan Afrika'da önemliydi. Biz aynen zirvedeki tüm kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bizim Afrika'ya bakışımız asla daha sonra bu topraklara gelen sömürgeciler gibi olmadı, olmayacak. Afrika kıtasındaki tüm ilişkilerimizde karşılıklı saygıyı, sevgiyi, kazan kazan ilkesini temel alıyoruz. Birlikte gelişmeyi, birlikte yönetmeyi, birlikte zenginleşmeyi arzu eden bir anlayışla ilişkilerimizi geliştirmenin çabası içindeyiz."


Erdoğan, dünkü Sudan ziyaretini anımsatarak, Çad'dan sonra da Tunus'a geçeceklerini, orada da aynı görüşmeleri yapıp aynı mesajları vereceklerini dile getirdi.


Bütün bunlar yapılırken bu ülkeler arasında güçlü, siyasi ve ekonomik bir altyapı kurulması gerektiğini belirten Erdoğan, "Bu ilişkilerimizi halklarımız arasındaki gönül bağını güçlendirmeye yönelik çalışmalarla taçlandırmamız şart. Gönül bağının olmadığı, sadece çıkar boyutunda kalan bir münasebet bizim tarzımız olmadığı gibi muhataplarımız için de bunun kalıcı fayda sağlamayacağını düşünüyoruz." dedi.


Erdoğan, bu kapsamda Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) Çad'da 50'nin üzerinde proje gerçekleştirdiğini anlatarak, bu projelerin büyük bölümünün sağlık, eğitim, tarım gibi orta ve uzun vadede kalkınmayı teşvik edici mahiyette olmasına özel önem verdiklerini söyledi.


Bugün Cumhurbaşkanı Debi ile her alanda görüşmeler gerçekleştirdiklerini, bu görüşmelerin heyetler arasında devam ettiğini kaydeden Erdoğan, Türkiye'de şu anda eğitim öğretim gören Çadlı öğrenciler olduğunu, bu sayıyı artırabileceklerini aktardı.


Erdoğan, aynı şekilde Türkiye'den öğrencilerin de dil eğitimi için Çad'a gönderilebileceğini belirterek, eğitimin ticari ve ekonomik ilişkilere katkıda bulunacağını, Çad'daki Maarif Vakfı okullarının bu konudaki iş birliğinin lokomotifi olacağını bildirdi.


"Maarif okullarında eğitim öğretim gören Çadlı çocuklarımızı kendi evlatlarımızdan ayrı tutmayacağımızı bilmenizi isterim." diyen Erdoğan, Çad'a tahsis edilen eğitim öğretim bursları ve diğer projelerin de kesintisiz devam edeceğini dile getirdi.



"Gelin birlikte kazanalım' diyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin hem Çad'da yatırım yapan iş adamlarını destekleyecek hem de Türkiye'ye yatırım yapacak tüm girişimcileri teşvik edecek imkana sahip bir devlet olduğuna vurgu yaparak, şöyle konuştu:


"Küresel ekonomiyi olumsuz yönde etkileyen kriz ortamı sürerken Türkiye, bu yılın ilk 3 çeyreğinde yüzde 7,4'lük bir büyüme oranını yakalamıştır. Ülkemize gelen uluslararası yatırım miktarı son 15 yılda 180 milyar doları bulmuştur. Türkiye, milli geliri 860 milyar dolar olan, ihracatı ise 157 milyar dolara doğru giden bir ülke konumundadır. Dünyanın her yerinde siyasi ve ticari ilişkileri bulunan bir ülkedir. Avrupa Birliği ile her ne kadar son dönemde bizden kaynaklanmayan sebeplerle memnuniyetsizlikler olsa da yarım asrı aşan yakın ilişkilerimiz var. Kurucusu olduğumuz G20'nin çalışmalarında aktif rol oynuyoruz. İslam İşbirliği Teşkilatı, dönem başkanlığımız sırasında hiç olmadığı kadar dünya siyasetinde etkin bir konuma geldi. Dünyadaki tüm önemli bölgesel örgütlerle ilişkilerimizi geliştirmenin çabası içindeyiz."


İstanbul'dan bir kaç saatlik uçuş mesafesiyle bir milyar insana ve dünya ekonomisinin önemli bir bölümüne ulaşmanın mümkün olduğuna dikkati çeken Erdoğan, Türkiye'nin sahip olduğu büyük medeniyet mirası ve tarihi birikimin güçlü ilişkiler kurmak için sağlam bir altyapı sunduğunu söyledi.


Afrika ile de Osmanlı döneminden beri mevcut yakın ilişkileri güçlendirme konusunda kararlı iradeye sahip olduklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:


"Bugün de Afrika'ya olan ilgimizin gerisinde buradaki kardeşlerimizle potansiyellerimizi, imkanlarımızı birlikte değerlendirme gayesi vardır. Afrika ülkelerini, eşit ve karşılıklı sevgi, saygı zemininde ilişkilerimizi geliştireceğimiz ortaklarımız olarak görüyoruz. 'Gelin birlikte kazanalım' diyoruz. Bu çağrının bugün burada Çad-Türkiye İş Forumu toplantısında karşılık bulacağına inanıyorum."


Erdoğan, konuşmasının sonunda iş forumunun düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. (AA)




Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.