Merkel: 'Barışın tesisinden ziyade krizler önlenmelidir'

 Almanya Başbakanı Angela Merkel, barışın tesisinden önce krizlerin önlenmesinin önemli olduğunu vurgulayarak, “Hayalperest olmamalıyız. ‘Artık hiç kriz yaşanmayacak’ diye düşünmemeliyiz. Doğal afetler olacaktır, insanlar acil durumla karşı karşıya kalacaktır. Ama insani ve siyasi girişim opsiyonlarının birbiri ile dengeli olarak yapılması gerektiğine inanıyorum” dedi. 

 

 

 

 
Almanya Başbakanı Merkel, Birleşmiş Milletler (BM) Dünya İnsani Zirvesi kapsamında gerçekleştirilen yuvarlak masa toplantısında konuştu.
Alman Başbakan Merkel, insani yardım konusunda oluşan uluslararası yükün, adil şekilde paylaşılması gerektiğini savundu. Her şeyden önce krizlerin önlenmesi gerektiğini vurgulayan Merkel, “Barışın tesisinden ziyade krizler önlenmelidir. Ama aynı zamanda şunu yapabiliyor olmamız gerekir; şiddete dayalı ihtilaflara da anında tepki vermeliyiz. Çünkü hayalperest olmamalıyız. ‘Artık hiç kriz yaşanmayacak’ diye düşünmemeliyiz. Doğal afet olacaktır, insanlar acil durumlarla karşı karşıya kalacaktır. Ama insani ve siyasi girişim opsiyonlarının birbiri ile dengeli olarak yapılması gerektiğine inanıyorum” diye konuştu.
Devletler arasındaki ihtilafların çözülebilmesi için arabuluculuğun önemine değinen Merkel, şunları söyledi:
“Bunu yapabilmek için tabi ki insanlara bir artı değer vermek, yani barışa kavuşacakları umudunu vermek gerekiyor. İşte bu şeklide temelden altyapıların geliştirilmesi gerekiyor ki belli afetlere karşı koruma oluşturulabilsin. Hem barış, hem sürdürülebilir kalkınma birbiri ile bağlantılıdır. Barış olmadan sürdürülebilir kalkınma olmaz. Bunu biliyoruz. Bunun anlamı şu. Biz, olayları dengeli şekilde ele almalıyız. Her şeyden önce insani yardıma erişim, ihtilafların arabuluculuk ile çözümlenmesi ve siyasi ihtilaflar tabii ki siyasi düzeyde ortaya çıkıyor. Bunun için siyasi temsilciler ilgili ihtilaf ülkelerinin siyasetçileri ile konuşuyor olması gerekir. Daha da önemlisi yeterli bir yönetim talep etmeliyiz. Sadece konuşma ve görüşme yetmez. Şeffaf olmayan bir yönetim olduğu takdirde hedeflere ulaşmak mümkün olmaz.”
Toplumun bir ülkenin yeni gelişimine taraf olabilmesi gerektiğini belirten Merkel, “Burada iyi örneklerden bir şeyler öğrenebiliriz. Tabii ki sadece sanayileşmiş ülkeler dikte edemez neyin nasıl yapılacağını, her bölgeden öğrenilecek çok şey vardır, bunlara kapımızı kapatmamalıyız. Ancak bu şekilde krizleri önleyebiliriz” şeklinde konuştu.