Sözümün muhatabı AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı Ufuk Ay’dan başkası değil. AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı olarak geriye dönük bakıldığında elle tutulur tek icraatını bulmanın mümkün olmadığı Ufuk Bey, maalesef her konuya görmedim duymadım bilmiyorum tavrıyla yaklaşmaya devam ediyor.



Aslında yanlış baştan yapılıyor. Nilüfer gibi rantın yüksel olduğu bir yerde belediyeyle işi olabilecek mühendis, müteahhit, emlakçı gibi meslek sahiplerinin ilçe yönetimlerine alınması, ilçe başkanı yapılmasıyla başlıyor yanlışlar.

Hali hazırda belediyeyle ilgili işleri olan ve yönetimden gittikten sonra da işleri olacak bu tür meslek sahipleri, gereken muhalefeti maalesef yapamıyor. Oysa Nilüfer’in neresini tutsanız elinize geliyor.

Geçtiğimiz aylarda Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem’in müstakbel kayınçosuna ait olan kaçak villa ile ilgili belgelerin ortaya saçılması ve kamuoyunda hassasiyet oluşmasının ardından lütfen şikâyette bulunan ve bir iki yazışma yapan AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı Ufuk Ay, orada kaldı.

Villayla ilgili süreçte istemeyerek de olsa rol kapma durumunda kalan Ufuk Bey, sonrasında yine organizasyonlarda boy verip, idareyi maslahat durumuna devam etti.



Geçen ay içinde Balat’ta Nilüfer Belediyesi tarafından düzenlenen ve büyük tepki çeken festivalle ilgili tek bir açıklama göremedik. Oysa AK Parti’nin ruhu o organizasyona üst perdeden itiraz etmeyi gerektirir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı fotoğraflarını paylaşarak kendini göstermeye çalışmak yerine onun mücadelesine destek vermektir dava adamlığı. Fotoğrafla değil inandığın doğrular için kavga etmekle yapılır siyaset.

Sonrasında CHP’li meclis üyesinin bir aileye yönelik darp iddiaları gündeme geldi.

Tüm Türkiye kamuoyu ayağa kalktı. CHP’li meclis üyesiyle ilgili olayın ardından İl Başkanı Hüseyin Akkuş iki defa aileye gitti, ilçe başkanı Özer Anaç gidip görüntü verdi.  Ufuk bey nerede? Burada siyaset yapmayacaksa, vatandaşa sahip çıkmayacaksa nerede çıkacak?

Sadece organizasyonlarda (ki onlarda il ya da büyükşehir yapıyor. Ufuk beyin öyle kendi başına organizasyonunu bulmak da zor) boy göstererek, geride olduğun bir ilçede ileriye gitmek mümkün değil.

Bugün bu ülkenin Cumhurbaşkanı yolda aracını durdurup vatandaşla esnafla öğrenciyle vs sohbete duruyor. Halka temas ediyor.

Şimdi dün başlayan ve bugün de devam edecek bir panayır var mesela. Göçmen kardeşlerimizin kültürünü, ananelerini inançlarını yansıtmadığı gibi, bu ülkenin kültürünü ve inançlarını da hiçe sayan hareketlerin yapıldığı bir organizasyon. Toplunun büyük kesiminden de tepki gören bir organizasyon. Çıkıp iki satır konuşmak gerekmiyor mu? Bu duruma sessiz kalarak destek mi veriyor yoksa Ufuk Bey?

Destek veriyorsa da onu söylemeli…

Siyasetçiler konuşarak meydana çıkarak itiraz ederek siyaset yapar. Konuşmayan siyasetçi olmaz. Öyle ben şov yapmıyorum diyerek de bu işlerden sıyrılmak mümkün değil. Siyaset aynı zamanda şov işidir. Bu kadar hassas bir noktayı bile atlıyor olması Ufuk Bey açısından gerçekten büyük talihsizlik.

Malum AK Parti değişim sürecinde ve kongreler başlıyor. Ufuk Bey zaten görevi devredecek. Ancak geride tek bir iz bı4rakmamış olarak. Adını tarihe yazdırmak varken kongreden sonra kimse hatırlamayacak.

Oysa Nilüfer’de siyasetin hakkını verecek bir isim olsaydı bu süreçte belki tablo bambaşka olacaktı. İnançla başlıyor siyaset, inanmazsanız zaten kaybediyorsunuz.

Nilüfer’de de maalesef AK Parti bir türlü inançlı kadroları işbaşına getiremiyor. Öyle davetlerde etiket olarak kullanmak üzere yönetime girenlerle oluşuyor yönetimler.

İstisnalar tabii ki var ama onların da gücü bir yere kadar yetiyor.

Yani özetlersek sine sine değil sindire sindire yapılır siyaset. Sinerek siyaset yapmak isteyenler bir süre sonra silinmekten kurtulamazlar.

Eğer bir davan inancın ve iddian varsa onların kavgasını vereceksin.

Şartlar ne kadar güç olursa olsun inananlar bir süre sonra kazanır. İnanmayanlar ise günlük hesapların içinde kaybolur gider.

Güle güle Ufuk Bey…

Ağam bizimle kafa buluyor!

Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar kısa bir süre önce Tahtakale’de zabıtaların bir ninenin ürünlerini toplamasıyla ülke gündemine gelmişti.



Zabıtanın yaptığı uygulamayı çeken bir vatandaşın videoyu sosyal medyada paylaşmasıyla birlikte önce Bursa sonra Türkiye ayağa kalktı adeta.

Osmangazi’nin her tarafı işgal altındayken ürettiği sebze meyveyi getirip 500 yıllık köylü pazarında satmak isteyen 90’lık nineye yapılan uygulama günlerce tartışıldı.

Yıllardır Başkan Yardımcısı Erkan Albayrak’a bağlı olarak görev yapan Osmangazi Zabıta ekipleri başkanı rezil etti bildiğiniz.

Sonra o rezilliği ortadan kaldırmak için başkan kendisi o teyzenin köyüne kadar gidip özür diledi, el öpüp helallik istedi. Nineye istediği yerde istediği zaman ürünlerini satma keyfiyeti verdi başkan Dündar.

İşte tam bu mevzu unutulmaya başlamışken İl yönetiminin belediye başkanlarının fotoğraflarını kullanıldığı Bursa’nın yüz akı başkanlar kampanyası başladı sosyal medyada. Ve sürpriz.

İl yönetiminin Başkan Dündar’a şaka yapası gelmiş.  Dündar’ın Türkiye’ye rezil olduğu olaya gönderme yapmış.

Hadi bakalım Başkan Dündar’dan misilleme gelecek mi acaba?