Meşhur atasözü tebdil-i mekânda ferahlık vardır der. Bu söz çevre değişikliği yani insanların çevrelerini değiştirmeleri konusuna da atıfta bulunur. Yani şahısların değişmesi. Bizim lafımızı o manada anlayınız. 
Azimet ettiğinizde beraberinizdekilerin bir bölümünün geride kalması, adımlarınıza ayak uyduramaması, bazılarının yorulup dinlenmek istemesi ve bazılarının da yanlış yollara sapmış olması tabidir. 
Yanlış yola sapmış olanlar zaten kaybolup gidecekleri için onlar için pek bir şey yapmanıza hacet yoktur. Yorulanlar veya adımlarınıza ayak uyduramayanların ise tebdil edilmesi gerekir. 

Hele ki tadilat yapacaksanız bu defa yine tebdil elzem hale gelir.

Sayın Başkanımız da köklü bir tadilat kararı almakla beraber tebdili de nazarı dikkate almış görünüyor. Ziyadesiyle normaldir, tabidir. Bu memleketi yöneten biz olmadığımız için bahse konu tadilatı ne şekilde yapacağını bizim dikte etmemiz de mümkün değildir. Ne var ki, tenkit etme hakkımız da saklıdır bir köşe yazarı olarak. Kâh tenkit eder aklımızdan geçeni söyleriz, kâh tekit eder, “Bak ben demiştim. Hâlâ aynı duruyor her şey” deyiveririz.

Bazı hallerde de tarihe bir not konulması babında tespit ile iktifa eder ancak bu tespiti mühürlemek adına biraz da ihsas yolu ile yapabilir ama asla istihza etmeyiz.
Sayın Başkanımızın dikkat ettiği mühim birkaç nokta mevcut. Bunlardan biri şahsın getirildiği makamda fazlasıyla mütevazı olmasından pek hazzetmiyor. Diğeri ve belki de daha da önemlisi şahsın getirildiği makamda kibirli olmasına, öyle davranmasına hiç mi hiç tahammül edemiyor. Makama layık gördüğü kişilerden en iyisini yapmasını bekliyor. Onları serbest bırakıyor. Bakıyor, sabrediyor, belki üstü kapalı ikaz da ediyor ama o şahıs istediği gibi çalışmıyor, çalışamıyor ve kendinden beklendiği gibi davranamıyorsa duruma el koyup değiştiriyor. Baz hallerde “Irmağı geçerken at değiştirilmez.” deyip sabrediyor ama nihayetinde bu değişikliği yapıyor.

Irmak geçildi ama önümüzde daha çetin ırmaklar da mevcut. Bunları da geçmek lazım. O ırmakların en büyüklerinden biri olan 2023’e varana kadar uzun bir yol da mevcut. O yolda da yorulan ya da yoldan sapan olursa onlar da değişecek veya değiştirilecektir.

Şimdiki halde görünen o ki Turizm, Çevre ve şehircilik, Aile ve Sosyal Hizmetler, Tarım ve Orman ile Sanayi ve Ticaret bakanlıklarında değişiklik yapılmasının düşünüldüğü söyleniyor. Bazıları hakkında yorum yapmamayı tercih ederken, bir veya ikisini yerinde bulduğumu, birini ise elzem gördüğümü söylemekle iktifa edeceğim.

Tansu Çiller’in hükumete alınması veya ona bir mevki verilmesi ile ilgili yapabileceğim tek yorum şu olacaktır;
Ve işte böyle başladı her şey...