SON DAKİKA
Hava Durumu

Uyku apnesini basite almayın

Yazının Giriş Tarihi: 10.09.2021 20:16
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.09.2021 20:16

Uykusuzluk çoğu zaman basit bir bitki çayıyla halledeceğimiz küçük sorun gibi görünür. Aniden uykuya dalmayı da yorgunluğa bağlar ve yine pek önemsemeyiz. Oysa uykuyla ilgili yaşadığımız sorunlar önemli bir hastalığın belirtisi ya da sonucu olabiliyor. Özellikle de uyku apnesi bu anlamda dikkat etmemiz gereken bir hastalık. Memorial Ankara Hastanesi KBB Bölümü’nden Prof. Dr. Ümit Tunçel de bu alanda önemli uyarılarda bulundu. 
Tunçel’in, “Uyku sırasında gün boyu çalışan ve yorulan organlarımızın dinlenmesi gerekmektedir. Uyanık geçirilen zamanlarda vücutta çeşitli nedenlerle oluşan ve biriken toksinler ile serbest radikallerin etkisiz hale getirilmesi ve vücuttan uzaklaştırılması, antioksidan sistemin iyi çalışması ile mümkün olmaktadır. Bu sistemin sağlıklı çalışabilmesini sağlayan en önemli iki etken ise kaliteli uyku ve sağlıklı beslenmedir.” uyarısını dikkate almalıyız. 
Uyku apnesi sırasında en az 10 saniye oksijensiz kalındığını biliyor musunuz? 
“Sağlıklı uykuyu engelleyen en önemli etkenlerden biri olan uyku apnesi rahatsızlığı günümüz toplumunda sık izlenmektedir. Uyku apnesi, uyku sırasında en az 10 saniye süre ile ağız ve burundan nefes alamama veya nefesin durması olarak tanımlanmaktadır. Bu süre bazı insanlarda 80-90 saniyeye kadar uzayabilmektedir. Bu sürenin 10 saniyenin altında olması hastalığın patolojik olmadığını göstermektedir.”
Uyku apnesi ile bozulan uyku sağlığı “Sirkadiyen ritim” dengesini de etkiler. 
Nedir bu döngü?
Gece 03.00 civarında salgılanmaya başlayan, sabah 6-7 saatlerinde en üst notaya çıkan ve gece yatarken en düşük seviyeye inen kortizol hormonunun bu döngüsüne “Sirkadiyen ritim” denilmektedir. Bu durum sağlıklı beslenen, uyuyan, stresini kontrol edebilen insanlarda her gün gerçekleşen bir döngüdür. Bu döngünün her gün sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için sağlıklı uykuya büyük bir iş düşmektedir. Çünkü bu ritmin önemli bir kısmı uykuda geçmektedir. Uyku apnesi varlığı sebebiyle sık sık uyanmak, derin uykuya geçememek büyüme hormonu, melatonin, 24 saatlik Sirkadiyen ritminin bozulması ve sempatik, parasempatik (sinir sistemi) dengesinin empatik sistem lehine bozulmasına sebep olmaktadır. Bununla birlikte kan Ph’ı fazla miktarda serbest oksijen radikallerinden dolayı asitleşerek zaman içinde yüksek tansiyon, insülin direnci, diyabet, cinsel isteksizlik, hiperlipidemi, göbek çevresinde yağlanma, saç dökülmesi, ritim bozuklukları, pıhtı atması ve depresyon riskini çok fazla artırır. 
Gördüğünüz gibi uyumanın vücudumuz, sağlığımız için sadece dinlenmekten çok daha önemli bir rolü bulunuyor. Bu nedenle, uykuya dair sıkıntılarınızı bir doktorla paylaşmaktan çekinmeyin. 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.