“Aynı gemideyiz” söyleminin muhatabı en başta iktidar partisinin mensuplarıdır şüphesiz. 

Ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendilerine verdiği görevi layıkıyla yerine getirme sorumlulukları var. Bunu yapmıyorlarsa ya da kulak ardı ediyorlarsa bunda büyük bir sorun var demektir. 

Doğruya ulaşmak için eleştirileri de göz önünde bulundurmak da önemli. Kızmadan ama haklı yanlarını alarak yola revan olmak, bir iddianın ve bir ideolojinin daha da kuvvetlenmesini sağlar. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha yakın zamanda iki önemli konuya bir kez daha vurgu yaptı. Bunlardan birincisi halkın yanında olun, sokağa çıkın ve kapı kapı dolaşın olurken bir başkası da gönüllere girin olmuştu. 
Ve tabi çok daha önemlisi sıkıntılı bir süreç ten geçerken insanları moralini bozacak, hakkaniyet duygularını yok edecek adımların atılmaması ki bu özellikle bu süreçte oldukça önemli. 
Kimse kusura bakmasın bu ülkenin en çok yorulan en çok mücadele veren ismi tartışmasız Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Buna rağmen yaz kış demeden gerek ülke yönetimi gerekse siyasi mücadelesini sürdürüyor. Yorulmaksa onun kadar yorulan kimse yok. Dinlenmekse en çok hak eden o, tartışmam bile. 

Şimdi Bursa Belediyeler Birliği, böylesi bir süreçte tut Manavgat’ta 5 yıldızlı oldukça lüks bir otelde eğitim semineri adı altında, ki hepimiz bunun tatil olduğunu biliyoruz, kalk Antalya’ya git. En az 150 kişilik kafile ve fazlası var eksiği yok. 

AK Parti Bursa 2 Temmuz’da gelecek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağırlanması için adeta seferberlik ilan etmişken, topla belediye meclis üyelerini de tatile git.
Üstelik şöyle bir baktık otelin fiyatlarına, 5 gün oda başına fiyat 16 bin 500 liradan başlıyor yukarıya doğru 30 bini geçiyor. Merak edenler için (Antalya Selge Beach Otel) internetten kolayca ulaşıp inceleyebilirler. 

Böylesi bir dönemde neden böyle bir hareket yapıldığını izah etmenin imkanı yok. Bursa Belediyeler Birliği Başkanlığı görevini sürdüren Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar kendi cebinden ödüyorsa bu paraları sorun yok ama kamu kaynağı ise el insaf demekten ileriye gidemiyoruz. 

Ya bu sene o kaynağı öğrencilere burs verseydiniz olmaz mıydı?

Ya da önümüz kurban, o paralarla olabildiğince fazla çocuk sevindirseniz ya da garip gurebanın sofrasını dizseniz olmaz mı?

“Biz zaten yapıyoruz”la olmaz. 

Milletin delikli kuruşunun yükü var o makamları işgal edenlerin sırtında. Ve “hepimiz aynı gemideyiz” felsefesinin mantığı var ortada. Kimse kusura bakmasın amaç eğitimse, defacto durum göz önünde bulundurulduğunda Bursa’da da olur. 

Amaç tatilse, kamu kaynağından tatilin hesabı hele ki böylesi bir dönemde çetin olur. Kim ya da kimler Mustafa Başkan’ı yönlendiriyorsa, gerçekten Mustafa Başkan’a kötülük ediyorlar. Milletin ekmek hesabı yaptığı bir dönemde kamunun kaynağı ile tatilin izahı da olmaz mizahı da. 
Bir kez daha altını çizelim bu gereksiz programın vakti miydi Mustafa başkan?

Gazetecilik yürek ister!
Aylardır Balkan Mahallesi’nde EMİRKOOP bağlantılı bir sitede insanlar dolandırıldıklarını ileri sürüyor ve mücadele veriyor. Dahası EMİRKOOP’la ilgili iddiaların ardı arkası gelmiyor ve belgeler iddialar havada uçuşuyor. 

Cavit Çağlar’ın algı ve siyasal operasyonlarını yönettiği gazetesi bunların hiçbirini görmüyor. Dahası EMİRKOOP’un tüm bu iddiaları bir yana bırakıp çamur at izi kalsın tarzı ilanını tam sayfa yayınlayarak bir bakıma buradaki mağdurların karşısında yer alıp, onca yolsuzluk ve hukuksuzluk iddialarının üstünün örtülmesi girişimine yol veriyor. 

İşin komik tarafı ise daha dün başyazar Ahmet Emin Yılmaz, yine köşesinden bağlantılı bir konuyla ilgili bu kez farklı bir bölgedeki itirazları gündeme taşıyor. Olay gazetesi günlerdir Karacabey’in Hürriyet Mahallesi’nde süren protestolara gün gün destek vererek, Karacabey Belediyesi’ni adeta milletin hakkını gasp etmiş gibi gösterme çabasına giriyor. 

Hikaye Bütünşehir süreciyle birlikte köylerin mahalleye dönüşmesiyle ilgili. Burada da Hürriyet Köyü’ne ait araziler belediyeye geçiyor. Tüm süreçler tamamlanıyor. Bugüne kadar kimse ses çıkarmıyor yargıya da gitmiyor. Karacabey Belediyesi, kaynak sağlamak için buradaki arazilerini satışa çıkarınca kızılca kıyamet kopuyor ancak yasal olarak ortada bir şey yok. Buradaki arazilerden birinin de EMİRKOOP’un aldığını belirtelim. 

İşin içinde Nilüfer Belediyesi, Mustafa Bozbey olunca ölü taklidi yapan ve milletin feryatlarına kulağını tıkayan Çağlar’ın gazetesi, Karacabey Belediyesi ve Ali Özkan’ın hedef alma noktasında ise 40 kaplan gücünde hareket ediyor. 

Çağlar ve medyasının bu tavırlarına şaşırıyor muyuz?

Asla...

Soru basit Balkan Mahallesi’ni görmeyen olay Hürriyet Mahallesi’ni neden her gün gündeme taşıyor?