SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yüksel Baysal’dan aklımızla dalga geçen basın açıklaması

Yazının Giriş Tarihi: 22.10.2024 11:31
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.10.2024 12:28


Terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen’in, anavatanı ABD’de öldüğü haberi tüm yurtta sevinçle karşılanırken Bursa’da internet gazeteciliği yapan bir sitenin genel yayın yönetmeni olan Aysın Komitgan’ın ölen terörist için canlı yayında “mekanı cennet olsun” açıklaması yapması ulusal basına haber olacak kadar infial oluşturdu.
Bursa Cumhuriyet savcılığı tarafından gözaltına alınan Komitgan için Çağdaş Gazeteciler Derneği ÇGD bir basın açıklaması yayınladı, açıklamayı buradan tam metin olarak paylaşayım;
"Terör sevici arayan düne baksın! Aysın Komitgan'ı serbest bırakın!
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fethullah Gülen'in ölüm haberinin netleşmesinin ardından bu sabah (21 Ekim) Bursa'da Bugün TV'deki canlı yayın sırasında ölüm haberini anons eden Bursa'da Bugün Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Aysın Komitgan'ın canlı yayın esnasında ne diyeceğini bilemediği bir esnada gayri ihtirayı bir biçimde kullandığı ifadeler, kendi ifadesiyle de canlı yayın kazasıdır. Sabah gerçekleşen canlı yayın hatasının ardından kendi sosyal medya hesapları üzerinden açıklama ve özür yayınlayan Aysın Komitgan "Canlı yayın şartları altında söylenen kimi ifadeler, özellikle de toplumsal açıdan bu gibi hassas dönemlerde ne yazık ki farklı yorumlanabiliyor. Duygularımı açıkça ifade etmem gerekirse, 40 yıllık gazetecilik kimliğimden bağımsız olarak, ömrünü Atatürk'ün ilkelerine ve cumhuriyetin değerlerine sıkı sıkıya bağlı geçirmiş, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi üyesi bir Türk vatandaşı olarak, ülkemize karşı hain planları olan FETÖ elebaşının ölümüne rahmet dilemem asla mümkün değil" sözlerini kullanarak söz konusu ifadelerin canlı yayından kaynaklanan bir hata olduğunu ifade etmiştir.
Çağdaş Gazeteciler Derneği, 1979'dan bugüne yalnızca gazetecilik ilkelerini ve halkın haber alma hakkını savunmakla yetinmemiş; insan hakları ve demokrasi mücadelesinin neferi olmuş, her türlü tarikat ve paralel devlet yapılanmalarıyla mücadele eden üyelerini şehit vermiş, Türkiye'de aydınlık mücadelesinin en büyük savunucularından biri olmayı sürdürmektedir. Gazeteci Aysın Komitgan da ÇGD üyesi ve aynı zamanda Bursa Şubemizin Başkan Yardımcısıdır. Çağdaş Gazeteciler Derneği ve hiçbir organı içinde, dün el etek öpenler, dün FETÖ elebaşısından "Hocaefendi" diye bahsedenler, dün "hizmet erleri" diyerek destek olanlar, "ne olur geri dön" diyerek gözyaşları dökenler, adına para bastıranlar, olimpiyatlar düzenleyenler ve bunların destekçileri yer almamıştır, alamayacaktır. Dün ittifak içinde bulunanların, tarikat ve cemaatlere devletin kapılarını sonuna kadar açanların, kumpaslar gerçekleştirenlerin, Sızıntı, Cihan Haber Ajansı, Zaman Gazetesi, Taraf gibi medya yapılanmalarıyla gazetecilik mesleğini ayaklar altına alanları yargılamayanlar, kendi ifadesiyle" Ne ben ne de ailem, hayatlarının hiçbir döneminde bu tarz tarikatlar ile uzaktan yakından bağ kurmamıştır" diyen, Bursa'da mesleğimizin onurlu temsilcilerinden biri olan Aysın Komitgan'ı yargılamaya kalkmasınlar. Eğer sizin 7 yıl öncesine kadar "Hocaefendi", bizim 50 yıldır FETÖ dediğimiz ve sizin aranız bozulunca FETÖ olarak ifade etmeye başladığınız Fethullahçıları arıyorsanız en son bakacağınız yer Aysın Komitgan ve Çağdaş Gazeteciler Derneği üye ve yöneticileridir. Bizden ne terörist çıkar ne de terör sevicisi. Bu arada Aysın Komitgan'ın Bursa'da bugün ile ilişiğinin kesildiğinide üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. İşveren temsilcisinin bu kararını da kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Yıllardır beslediğiniz trol ordusunu ve dünün Fetö'cülerini Aysın Komitgan'ın üzerinden çekin.
Aysın Komitgan derhal serbest bırakılsın!
Yüksel Baysal ÇGD Bursa Şube Başkanı"

Aysın Hanım’ın başına gelenlere yargı karar verir ama bu açıklamayı yapan kurum (ÇGD) ve onun başkanı Yüksel Baysal bizden o kadar kolay kurtulamaz, tamam insan nisyandan türeyen bir kelime (yani unutan) ama önemli şeyler unutulmuyor maklubeci Yüksel.

Yıl 2014 (2014 tarihi önemli çünkü devletimiz FETÖ ile mücadeleye başlamış MGK’da Kırmızı Kitapta FETÖ paralel devlet örgütlenmesi olarak kayda geçmişti) FAS’ta Türkçe olimpiyatları düzenlenir, malum düzenleyen FETÖ ve Bursa’dan bir grup FETÖCÜ Fas’a doğru yola revan olur.
FETÖCÜ lerle birlikte aynı yola revan olan bir kurum daha vardır adı ÇGD (hani yukarıdaki açıklamayı yapan basın kuruluşu).
ÇGD’nin o yıllardaki başkanı da yine yukarıdaki açıklamada adı bulunan Yüksel Baysal’dan başkası değildir.

Hayat çok ilginç değil mi? Hayat sadece unutanlara ilginç gelir.
FAS’ta FETÖ’cülerle yiyip içip eğlenen, FETÖ okullarını ziyaret eden ÇGD heyeti ve Yüksel Baysal bu gezide BUGİAD adına düzenlenen bir toplantıda kürsüye çıkarak konuşma yapar.
Bu konuşma yeterli olmamış olacak ki Türkçe Olimpiyatları öncesi FETÖ okulunun açılış törenine katılarak orada da bir konuşma yapar.
FETÖ okulunun açılışında konuşan Yüksel Baysal şunları ifade eder:
“Türkiye’nin çok marka çıkaran bir ülke olmadığını söyler ve şöyle devam eder “Türkiye pek marka çıkaran bir ülke değil, Ülker markası var, o bile dünya markasını satın alarak ancak dünyaya açılabildi. Gördüğüm kadarıyla dünyayı gezdiğinizde Mustafa Kemal Atatürk ve Nazım Hikmet dışında üçüncü bir markamız daha oldu. O’da bu okullardır diye düşünüyorum bu hareketi dini hareketten çok bir insanlığa hizmet olarak görüyorum. Emek veren herkese teşekkür ediyorum. Türkiye’de gazeteciler olarak bazı arkadaşlarımız kabul etmeyebilir ama Abdulhamit’ten sonra en zor dönemimizi yaşıyoruz medya önceden baskı altına alınırdı şimdi satın alınarak ele geçiriliyor …”

Elbette bunlarla yetinilmez gezi uzunca bir süre devam eder (merak edenler https://yukselbaysal.com.tr/2014/02/18/fas-casablanca-rabat-marakes/ adresinden fotoğraflara bakabilir, Bursa’nın meşhur FETÖ üyeleri fotoğraflarda Yüksel Baysal’a eşlik ediyor.

FETÖ ile kol kola FAS’a giden sol yumruk havada maklube yiyen ve FETÖ’yü ülkemizin üçüncü dünya markası olarak kabul eden ÇGD başkanı Yüksel Baysal yurda döndüğünde “hizmete devam ediyor”.
O dönemi hatırlarsak Yüksel Baysal’ın “hizmeti” daha bir anlaşılır olur, yani o dönem devlet FETÖ ile mücadele ediyor, FETÖ meşru gözükebilmek için kendisine yeni partnerler arıyor ve o partner “benim dercesine” köşesinden FETÖ övgüleri dizmeye başlıyor.


Sanırım FAS’tan döner dönmez 2014 yılı MART ayında şu yazıyı kaleme
https://yukselbaysal.com.tr/2014/03/04/ak-parti-ve-gulen-hareketi-neyi-kesfetti/ Yazıda ısrarla Gülen Hareketi demeye özen gösteriyor.

yine mart ayında şunu yayınlıyor https://yukselbaysal.com.tr/2014/03/08/gulen-hareketi-bursada-kimleri-destekliyor/ enteresan bir yazı kısaca;
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan öyle bir seçim kampanyası yürütüyor ki, CHP, MHP ve BDP’den çok “Paralel Yapı” adı altında Fethullah Gülen Hareketi’ne yükleniyor.
Gülen Cemaatine adeta Ana Muhalefet Partisi muamelesi çekiyor!
Başbakan Erdoğan, iliştirilmiş gazetecilerle çıktığı ATV’deki programda önümüzdeki dönemde uygulayacağı politikaların ipuçlarını verdi.
Bir zamanlar Ergenekon’u nasıl diline doladıysa, şimdi de “Son çete” dediği bu dini cemaati yok etmek üzerine planlarını inşa ediyor.
Bakın bu yazıda da FETÖ korunup kollanıyor ve bu kez “dini cemaat” ifadesiyle mesaj veriliyor.
Yazının devamında ülkemizde yerel seçimler olduğu FETÖ’nün Bursa’da destek verdiği başkan adayları tek tek veriliyor, listede CHP Nilüfer adayı Mustafa Bozbey bizleri hiç şaşırtmıyor.

Mart ayında FETÖ kollamaları devam ediyor https://yukselbaysal.com.tr/2014/03/10/eger-kazanirsa-cehenneme-hos-geldiniz/ Yerel seçimleri AK Parti kazanırsa nelerin olacağını aklınca yazıyor bu yazıda.


2014 Nisan ayında şu yazısı yayınlanıyor https://yukselbaysal.com.tr/2014/04/11/ey-jurnalciler-sonunuz-fehim-pasa-gibi-olmasin/
Yazıdan küçük bir alıntı yapalım tamamı için bağlantıyı tıklayın.
….


“Yeni moda Paralel Yapı…
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Virüs, haşhaşi, çete” dediği Gülen için cadı avı dönemini açmış bulunuyor.

Gözaltılar henüz tam başlamadı.
Aldığım duyumlara göre 450 kişiden oluşan bir Gülen Örgütü operasyonu gündeme gelebilir.
Başta Gazeteciler Yazarlar Vakfı olmak üzere, Fethullah Gülen Hareketi’nin mensuplarına dava açılabilir!

Günlük baskılar zaten yoğunlaşmış durumda…
Vergi müfettişleri Fethullah Gülen’e yakın iş adamlarının kapılarını çalıyor, defterlerini inceliyor, onlara gözdağı vermeye çalışıyor.
Gülen Hareketi’nin Bursa’daki işadamı örgütü BUGİAD’a üst üste aynı cümlelerle yazılmış istifa mektupları gönderiliyor.
Bazı işadamlarına BUGİAD’dan istifa etmeleri için baskı yapılıyor”.

Yazıda baştan sona FETÖ’yü koruma kollama ve verilen mücadeleyi “cadı avı” olarak gösterme gayreti gözden kaçmıyor.

https://yukselbaysal.com.tr/2014/07/05/gulen-cemaati-bitti-mi/
Bu yazısında FETÖ’nin iş adamlarının kuruluşu olan BUGİAD’ın iftarına katılarak FETÖ’nün operasyonlara rağmen dimdik ayakta olduğunu anlatmaya çalışıyor tabii yazının başlığını çok ilginç devletimiz FETÖ Fetullahçı terör örgütü diye adlandırırken Yüksel Baysal yazısının başlığına “Gülen Cemaati Bitti mi?” diyor, niyet belli değil mi?

Yine başka bir yazısında FETÖ’den “Gülen hareketi , Cemaat” diye söz edip bu örgütün eğitim ve okul üzerinden yaptıklarını övdü, fakat bu övgü CHP içinde bir tartışmanın da fitilini ateşledi.

CHP’li Bülent Aslanhan kaleme aldığı köşe yazısında Yüksel Baysal’a aynen şunu sordu “"kendisi daha düne kadar Cemaat güzelliyordu! Şimdi mi solcu oldu?"
Aslanhan yazısının devamında şunları yazdı “Yüksel Baysal bu yazdıklarına gerçekten inanıyor mu?
Bu Gülen Hareketi'nin eğitim faaliyetlerine sempati neden acaba?
Gülen hareketi bir siyasal yapı değilde sadece "hayırsever eğitim hareketi" olabilir mi acaba?
Sanırım ülkemizde okuyup-yazan, siyaset yapan, ticaret yapan, gazete okuyan, televizyon izleyen kimse bunun böyle olduğunu düşünmez. Yüksel Baysal ne kadar uğraşsa da buna kimse inanmaz.
Fethullah Gülen hareketi siyasal bir yapılanmadır. Her siyasal yapılanmanın arzu ettiği gibi siyasal, örgütsel, finansal, eğitsel, kadrosal örgütlenmeleri vardır. Hem de yıllar içinde gelişerek. Yani eğitim faaliyetleri diğer faaliyetlerinden bağımsız değildir. Tüm bu parçalar sonuçta "siyasal hedeflere" hizmet eder.

Şimdi yazımızın başına dönüp ÇGD’nin bugün yaptığı basın açıklamasından bir bölümü buraya taşıyalım:
“Çağdaş Gazeteciler Derneği, 1979'dan bugüne yalnızca gazetecilik ilkelerini ve halkın haber alma hakkını savunmakla yetinmemiş; insan hakları ve demokrasi mücadelesinin neferi olmuş, her türlü tarikat ve paralel devlet yapılanmalarıyla mücadele eden üyelerini şehit vermiş, Türkiye'de aydınlık mücadelesinin en büyük savunucularından biri olmayı sürdürmektedir. Gazeteci Aysın Komitgan da ÇGD üyesi ve aynı zamanda Bursa Şubemizin Başkan Yardımcısıdır. Çağdaş Gazeteciler Derneği ve hiçbir organı içinde, dün el etek öpenler, dün FETÖ elebaşısından "Hocaefendi" diye bahsedenler, dün "hizmet erleri" diyerek destek olanlar, "ne olur geri dön" diyerek gözyaşları dökenler, adına para bastıranlar, olimpiyatlar düzenleyenler ve bunların destekçileri yer almamıştır, alamayacaktır”.

ÇGD ve Yüksel Baysal paralel yapıyla mücadele etmemiş tam aksine paralel yapıya meşruiyet sağlama çabasını son ana kadar devam ettirmiştir.
FETÖ elebaşısına “Hoca efendi, Cemaat, Fetullah Gülen hareketi diye özenle hitap eden, ÇGD başkanı olduğu dönem yazdığı yazılarla Yüsel Baysal’dır.
FETÖ’nün sözde eğitim “hizmetlerini” öve öve bitiremeyen, “Gülen Cemaati bitti mi? diye köşe yazan, FETÖ’den “Türkiye’nin küresel ölçekte 3. Markası” diye söz eden bir anlayışın bugün yaptığı basın açıklaması hafızası olanlar için yok hükmündedir.
Elbette insan kelimesinin kökü nisyandan gelir yani unutmak ama önemli şeyler unutulmaz.

Selam ve saygıyla

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.