Bugün Türkiye’nin neresine giderseniz gidin istisnaları dışında yerel yönetimler tartışılıyor. Genel bir hoşnutsuzluk genel bir rahatsızlık hemen hemen tüm Anadolu’da hâkim durumda.

Siyasi parti farkı gözetmeksizin belediyelerin halktan kopuk icraatları, asli görevlerini bir kenara bırakıp fantastik işlere yönelmeleri, milletin sıkıntılarını gidermek ve hizmet etmek yerine eşe dosta istihdam sağlamaları, kontrolsüz harcamaları vesaire nedeniyle milletin tepkisini çekmeye devam ettiriyorlar.

Hali hazırda Türkiye’deki birçok belediyede iler iyi gitmiyor. Göz göre göre yapılan yanlışlar, ayyuka çıkan çirkin ilişkiler, millete değil yancıya sağlanan imkânlar, yapılamayan hizmetler, sağlanamayan adalet yerel yönetimleri adeta bir girdaba düşürmüş durumda. Yaşanan bu aksaklıklar, suiistimaller, rezillikler nedeniyle milletin umudunun tüketilmesi de cabası.

Türkiye’nin çok acil yerel yönetim sistemini tepeden tırnağa yeniden inşa etmesi, a’dan z’ye yenilenmesi gerekiyor. Suiistimalleri önleyecek, yerel yönetimlerin halkın kontrolünde olacak, halkında görüşünün taleplerinin müeyyidesiyle yer alacağı yeni bir sisteme acil ihtiyaç var.

Bugün artık belediyeler hizmet belediyeliğini bir kenara bırakıp, rant belediyeciliğine, adam kayırma belediyeciliğine dönüşmüş durumda. Bugün örnek belediyecilik adına sayabileceğimiz belediye sayısı ülke genelinde iki elin parmaklarını geçmez. Belediyeler borç batağına sürüklenirken, harcanan bu paraların millete yansıması oldukça az olduğu ortada.

Belediyelerin imkânları arttıkça hizmetlerinin azaldığı maalesef ülkemizin son yıllardaki ciddi handikaplarından biri haline geldi. Çöp toplama, asfalt kaldırım yapma, su, altyapı, ulaşım gibi temel görevlerini yapamayan belediyeler artık saltanat sürülen, milletin bin bir güçlükle ödediği vergileri har vurup harman savurma mekanizması haline geldi.

Milletin makamları, milletin kurumlarının kendi kendilerini düzeltmeyecekleri, millete rağmen bu arsız hal ve tutumlarına devam edeceklerini tahmin etmek zor değil. O halde milletin meclisi, milletin vekilleri ve hükümetimizin bu yağıyı baştan aşağıya ele alarak acil olarak yerel yönetimleri tepeden tırnağa yeniden dizayn etmeli…

-------

Son 300 yıldır hiç bu kadar güçlü olmamıştık… 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, özellikle terörle mücadelede muhteşem işler görürken, net açıklamaları ve dik duruşu ile millete umut veren isimlerden birisi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ardından milletin en fazla güvendiği isimlerden biri olduğu su götürmez. Önceki gün Bakan Soylu, mantıklı olan her insanın gördüğü bir hakikati dile getirdi. Türkiye son 300 yılın en güçlü dönemini yaşıyor. Son iki yüzyılda ilk kez Türkiye hem bölgesinde hem dünyada ilk kez oyun kurucular arsına katıldı. Gücünü artırdıkça etkisi de artıyor. Bugün dünyanın gelişmiş güçlü devletleri Türkiye’yi hesaba katıyor, muhatap almak zorunda kalıyor. Masada da sahada da Türkiye’ye yer açmak zorunda kalıyor. Bugün Türkiye, artık uzaktan talimatla yönetilen bir ülke değil. Kendisi karar verip kendisi uyguluyor. Askeri müdahalede bulunuyor. Kendine yönelen her türlü tehdidi kendi imkânlarıyla bertaraf ediyor. İçişlerine kimsenin karışamadığı, kimsenin dayatmalarını dikte edemediği bir devletimiz var artık çok şükür.  İşte son 15 yılda atılan adımlar, milletin adamlarının millet için verdiği gayretler, milletin kendi bağrından çıkan adamlara sahip çıkması, milletin gücünü arkasına alan adamların verdiği mücadele bugünlere getirdi ülkemizi. Bugün her birimizin dünyada gurur duyacağı bir ülkemiz, mazlumlara umut veren bir devletimiz var. İyiki de var.

---------------------